Page 98 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 98

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                        gerçekten  arkasından  dolanılması  mümkün  olmayan  bir  nitelikte  ol-
                        saydı, o zaman bunları varsayımsal olarak ileri sürmek gereksiz olur-
                        du 176 . Bunlar fakat  gerekli görülerek ve  tematize edilerek anlamlan-
                        dırma  sürecine  dâhil  edilirler  ve  tıpkı  çağdaş  felsefedeki 177   eleştiri
                        biçimlerinin de gösterdiği gibi, bunların arkasından dolanılması müm-
                        kün olur. Pratik söylem teorisi yine de böyle bir performatif çelişkiyi
                        ebedi ya da kaçınılmaz ön kabuller (Voraussetzung) haline getirmek
                        isterse, kendi tanımladığı hakikat oyununun (Wahrheitsspiel) koşulla-
                        rını (Bedingungen) genel olarak söylemin koşullarına yükseltir  178 .

                            cc)  Esasen  felsefi  bir  doğruluk  iddiası  yargısal  konuşmanın
                                 *
                        (Sprechen ) bir koşulu olarak görünmüş olsaydı bile, Alexy tarafından
                        ileri sürülen performatif çelişki kolayca saptanamazdı. Bu durum, per-
                        formatif  bir  çelişkinin  oluşumunda  gerekli  olan  kural  kavramından
                        kaynaklanmaktadır. Öyleyse, başka gerekçelendirme yükleri (Begrün-
                        dungslast) olmaksızın performatif bir çelişkinin basitçe tespit edilebi-
                        lir olması, ancak uygulanması ile mevcut özdeşliği etkilenmeyen bir
                        kural kavramının kabulü halinde mümkündür. Ancak kural, Platonizm
                        (Platonismus) anlamında bağımsız bir varlık (Entität) değil, bir yaşam
                        biçimi çerçevesinde pratik bir bağlamdır 179 . (Kuralın) varlığı başlan-
                        gıçta bir hata yapma olasılığı olarak bir çelişki alanı oluşturur. Ancak
                        kural değiştirilirse bu çelişki ortadan kalkar. Ve kural değişikliği, dil





                        176   Ayrıca bkz. Kimmerle, Verwerfungen. Vergleichende Studien zu Adomo und
                            Habermas, 1986, özellikle. s. 201 vd. daha sık.
                        177   Bu  yaklaşımlardan  bazıları  Habermas’ın  bir  reddiyesiyle  birlikte  şu  kitapta
                            toplanmıştır: Honneth/Joas (eds.), Kommunikatives Handeln, 1986.
                        178   Ayrıca  bkz.  Seel,  Die  zwei  Bedeutungen  ‘kommunikativer’  Rationalität,  in:
                            a.g.e., s. 53 vd., özellikle 60 vd.
                        *   Çevirmen notu: Burada hâkimin konuşması, yani bir uyuşmazlıkta hukuku tesis
                            etmesi kastedilmektedir.
                        179   Kural  kavramı  üzerine  bkz.  Wittgenstein,  Bemerkungen  über  die  Grundlagen
                            der Mathematik, Schriften Bd. 6, 1974, s. 334 vd.

                        96
   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103