Page 602 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 602

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                            4.  Sistematik Bölüm

                            Son olarak, 4. bölümde, pragmatik bir meşruiyet aktarımına ilişkin
                        gereklilikler, usule ilişkin bir hukuk devleti anlayışı çerçevesinde for-
                        müle edilmeye çalışılmaktadır.
                            a) Böyle bir pratik teorisinin metodolojik bakış açısını, ilk bölüm-
                        de beceri ve bilgi arasındaki mesafe oluşturmaktadır. Beceri ve bilgi-
                        nin aynı olmadığı, ancak akılcı eylemin örtük bilgiye işaret ettiği gös-
                        terilmiştir. Ama bu bilgi açığa çıkarılmadığı sürece teori, pratiğin ge-
                        risinde kalmaktadır. En azından görünüşte paradoksal olarak, yetene-
                        ğin bilgiden türediği ve tek başına bir bilgi olmadığı iddiası, Ryle’ın
                        “Knowing how” ile “Knowing that” arasındaki ayrımıyla açıklığa ka-
                        vuşturulmuştur. Teorinin pratiğe göre gerekli bir üstünlüğü olduğuna
                        dair “entelektüel efsane”, insanların başka alanlarda da gerekli orantılı
                        bilgisini ifade etmeden veya söz konusu ifadelerin farkında olmadan
                        faaliyet  gösterebildikleri  deneyimiyle  çürütülmektedir.  Bilgi  berabe-
                        rinde her zaman yeteneği getirmez; ancak işleyen bir pratik, düzenli
                        olarak  kendi  teorisinden  bile  önce  gelmektedir.  Bu  nedenle  hukuk
                        metodolojisi de eleştirel incelemesinden ortaya çıkan yöntemlerin pra-
                        tikteki uygulamasına bakmalıdır. Böylece teori, pratik eylemin ne za-
                        man “akıllı” olarak kabul edilmesi gerektiğine dair standartları formü-
                        le etmeye yardımcı olmaktadır. Bu standartlar, tarafların eylemlerinin
                        karşılıklı  eleştirel  gözlemlenmesi  ve  değerlendirilmesinden  oluşur.
                        Her zaman dilsel olarak yazılmış hukuki görüşlerle ilgili olan hukuk
                        pratiğinde, konuşmacı kendi görüşünden çıkarılabilecek tüm sonuçları
                        çizmekte  ve  bunun  sorumluluğunu  üstlenmektedir.  –  Robert  Bran-
                        dom’un sözleriyle – bunun için tecrübe ettiği kabul ve retler, aktörle-
                        rin  “deontik  hesabına”  yansımaktadır.  Metodik  teori,  aktörlerin  bu
                        karşılıklı  gözlemini  gözlemleyerek  başarılı  uygulamaların  yapısını
                        oluşturmaya çalışmak zorundadır.

                            b)  İkinci  bölümde  hâkimin  gerekçesinin  normatif  kuralları  daha
                        ayrıntılı  olarak  incelenmektedir.  Bunlar,  anayasanın  metotla  ilgili



                        600
   597   598   599   600   601   602   603   604   605   606   607