Page 569 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 569

Anayasal Direktiflerin Pratik Uygulamasına İlişkin Perspektifler

                        olduğu, “iyi ahlak” sözcük dizisinin önceden belirlenmiş bir “anlamı-
                        na”  değil,  bir  sözleşmenin  hangi  koşullara  ve  içeriğine  göre,  hukuk
                        düzeni için tüm sonuçlarıyla bir koruma (özellikle devlet organlarının
                        yardımıyla uygulanabilirliğini) sağlayabiliyor olmasına bağlıdır.

                            (2) Kısmen ahlaka aykırılık sonucuna varan mahkemeler ve BGH
                        içtihadına  bir  ölçüde  eleştirel  yaklaşan  literatür   için,  olaya  ilişkin
                                                                       565
                        esaslı  unsurlar – yukarıda da kısmen belirtildiği gibi – somut gerçek-
                        lere bağlı olarak kefilin ticari tecrübesizliği, duygusal zorlayıcı duru-
                        mun kullanılması ve haciz muafiyetinin sınırları hususunda bankaların
                        eksik bilgilendirmesinin yanı sıra, yükümlülüğün yerine getirilmesin-
                        deki çaresizlik ve bununla ilişkili hayat boyu tehdit altında olmak şek-
                        linde sayılmıştır. Özellikle IX. Özel Daire'nin içtihatları, tüm bu nok-
                        taları, nihayetinde irade serbestisi ilkesinden türetilen argümanlarla, –
                        kısmen açıklayarak – çürütülmüş görmektedir. Bununla, ahlaka aykırı-
                        lığı  kabul  etmeye  yönelik  her  türlü  nedene  başarılı  bir  şekilde  karşı
                        çıkılabilir:
                            -  Aşağıdaki  tüm  argümanların  çıkış  noktası  ve  bir  anlamda  en
                        küçük  ortak  paydası,  Alman  sözleşme  hukukunun  esası  olan  irade
                        serbestisinin sonucu olarak sözleşme özgürlüğünün ancak çok uygun
                        koşullar altında yerine getirilebilecek riskli yükümlülüklere izin ver-
                        mesidir.
                               566
                            -  Duygusal  olarak  zorlayıcı  duruma  ilişkin  husus  da  irade  ser-
                        bestisi tarafından geçersiz kılınmaktadır. Yani böyle bir baskıya bo-
                        yun  eğip  eğmeme  kişinin  kendisine  kalmıştır.  Bu  baskı  da  kolayca
                        geçersizliğe yol açamamaktadır, çünkü kefil özellikle ilgili durumlar-
                        da (Konstellationen) – özellikle bir eş olarak, bazen de bir çocuk ola-
                                                                          567
                        rak – aynı zamanda sık sık krediden yararlanacaktır.


                        565   Literatürde  farklı  eğilimlere  dair  sayısız  tespit  için  ayrıca  bkz.  BVerfGE  89,
                            214, 217.
                        566   Bu minvalde BGH NJW 1989, 1276, 1277; NJW 1992, 896, 898.
                        567   Ayrıca bkz. BGH NJW 1992, 896, 898.

                                                                                        567
   564   565   566   567   568   569   570   571   572   573   574