Page 47 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 47
Semantik Anlayışın Başarısızlığından Pragmatik Soruna Doğru
si durumundan kaynaklandığını kabul ettirerek söylemin rastlantısallı-
ğını engellemelidir. Foucault, yorumlamayı özel bir kontrol usulü
olarak tanımlar. Buna göre yorumcuların işi, ikincil metinler aracılı-
25
ğıyla birincil metinlerin anlamını tekrarlamak , belirlemek ve mevcut
26
anlamın yeniden inşasını sağlamaktır.
Bu nedenle yorum, birbiriyle kıyaslanabilir birden çok yorum biçimine
(Lesart) açık değildir. Gerekli olan, uygun bir yorumdur. Bu anlamı bula-
mama olasılığı sadece ampirik bir kısıtlanmadır (Einschränkung), çünkü
mutlak surette güvenilir bir anlama tekniği yoktur. Ancak bu, anladığımız
her şeyin metnin objektif anlamından kaynaklandığı gerçeğini değiştirmez.
27
Dolayısıyla, vahiy öğretisinin (Inspirationslehre) hukuken sekülerleştiril-
miş bu biçimi, bir kararın ortaya çıkarılmasıyla değil, zaten karar verilmiş bir
28
şeyin onaylanmasıyla ile ilgilidir . (Bu noktada) kişi somut meselenin zaten
sınıflandırılmış olduğu düzenli bir dilin varlığına inanır; bu dil yorumcu
tarafından sadece papağan gibi tekrarlanmalıdır: uçsuz bucaksız yorum kala-
balığına maskelenmiş bir tekrarın hayali nüfuz etmiştir: ufukta belki de sa-
dece başlangıç noktasında var olan şey durmaktadır: “sadece ezberden oku-
29
mak”.
Pratik yorumlama çalışmasında yorum, objektif anlamın yalnızca
hukuki metinlerin kendi iç ilişkilerinden ortaya çıkarılmasıyla ve met-
nin dünyasız, durumdan soyut ve özellikle de yazarsız bir oluşum ola-
25 Bu, söylemin kilitlenmesi ya da hapsedilmesi meselesi değil, söylemin içsel
oluşumuyla ilgilidir. Bkz. Deleuze, Foucault, 1987, s. 63, 83 vd, 85’ten sonra
daha sık.
26 Hukuk dogmatiğinin dengeleyici işlevi hakkında bkz. Harenburg’un çalışması,
Die Rechtsdogmatik zwischen Wissenschaft und Praxis, 1986, s. 184 vd, 201
vd.
27 Teolojiyle ve kâhin sözleriyle olan ilişkinin olumlu yönde bir kabulü olarak
bkz. Radbruch, Rechtsphilosophie, 1973, s. 208 vd.
28 “Birinin arkasından tekrar etme” imgesini eleştiren Kirchhof, Die Bestimmtheit
und Offenheit der Rechtssprache, 1987, s. 23.
29 Ayrıca bkz. Foucault, Die Ordnung des Diskurses, 1977, s. 18.
45