Page 448 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 448
YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ
Muhakemesi Kanunu ile ilgili belirlemeler, bir tarafın taraf işlemleri-
nin ve diğer yandan resmi işlemlerin nispeten “saf” iki tezahürünü –
ve tasarruf ilkesi ve re’sen araştırma ilkesi– ve İdari Yargılama Usulü
Kanunu ile büyük ölçüde diğer, daha spesifik norm kompleksleri
(özellikle SGG ve FGO gibi) temsil eden bir dizi usul kuralını kapsar.
Bu şekilde, tüm usul kurallarının ortak (ve dolayısıyla yargısal karar
gerekçesinin yasal düzenlemesini bariz şekilde şekillendirici) yönleri
bulunabilir ve aynı zamanda yargılama türlerinin farklı yapısının, ge-
rekçelendirmeye dair gerekliliklerini – en azından usul kurallarının alt
türlerini (sub specie) – etkileyip etkilemediği incelenebilir. 250
Yargılamadaki gerekçenin önemi bu bağlamda, karar gerekçesine
ilişkin şekli kanundaki yükümlülüklerin (einfachgesetzliche Verpflich-
tung) (bkz. aşağıda I), bu yükümlülüklerin sınırlandırılması (bkz. aşa-
ğıda II), eksik ve hatalı gerekçelerin sonuçları (bkz. aşağıda III) ve son
olarak bazı yargılama durumlarında (Verfahrenssituationen) gerekçe-
lendirmeye ilişkin bazı özel hükümlerin (son olarak bkz. IV.) analiz
edilmesi suretiyle anlaşılır:
1. Karar Gerekçesine Yönelik Yasal Yükümlülük
Aşağıda – daha ayrıntılı olarak – gösterileceği üzere yargı ve yü-
rütme organlarının kararlarını gerekçelendirmelerine yönelik yüküm-
lülük, genel olarak anayasadan kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte,
çeşitli (birçok durumda zaten anayasa öncesi) usul kuralları düzenli
olarak kararların gerekçelerini belirten hükümler içerir. 251 Bu noktada,
§§ 313 III ZPO, 267 StPO 252 ve 108 I 2 VwGO hükümleri, kararlar
için örnek teşkil etmektedir.
250 Ayrıca kısmen diğer hükümler ve kısmen de burada incelenen hükümler için
bkz. Lücke, Begründungszwang und Verfassung, s. 106 vd.
251 Ayrıca bkz. Lücke, Begründungszwang und Verfassung, s. 106 vd.
252 § 267 StPO, genel hüküm olan § 34 StPO’ya kıyasen özel hüküm (lex specialis)
niteliğindedir ve ceza muhakemesi alanında, olağan hukuk açısından “temyize
446