Page 442 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 442
YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ
yükümlülüğünün sınırları ile (ve buna göre gerekçenin oluşturulması
için) gerekçelendirmeye ilişkin ve (gerekçeye) karşı çıkan çeşitli men-
faatlerin dengelenmesi noktasında önemlidir. Bunlar ayrıca aşağıda
tartışılacaktır.
d) Gerekçelendirme Yükümlülüğünün Anayasal Sınırları
Önceki açıklamalar, çeşitli açılardan, bir karar gerekçesinin pren-
sipte (hatta her halükârda arzu edilen, ikna edici bir yorumla da) ge-
rekli olduğunu göstermiştir. Ancak bu, gerekçenin her somut durumda
vazgeçilmez olduğu anlamına gelmez. Burada, gerekçelendirme yü-
kümlülüğünün dayandırıldığı anayasal konumlar söz konusu olduğun-
dan, bunların düzenli olarak mutlak biçimde geçerli olmadığı, ancak
diğer anayasal olarak korunan hukuki değerlerle (Verfassungsrechts-
güter) sınırlandırılabileceği kabul edilmektedir: Belirli bir olayda, bir
durum yalnızca diğer tarafın zararına gerçekleştirilebiliyorsa, her iki
çatışan pozisyon orantılı şekilde dengelenmelidir. Özellikle, kanuni
dayanak koşuluna (Gesetzesvorbehalt) tabi temel haklar söz konusu
olduğunda, bu noktada ölçülülük denetimi 240 sınırlamanın sınırı
(Schranken-Schranke) olarak işlev görür ve açık bir sınırlama sebebi
olmayan anayasal pozisyonlarda olduğu gibi çatışan anayasal değer-
lerde de “pratik uyuşum” (praktische Konkordanz) gündeme gelir. 241
Bu nedenle, gerekçelendirme yükümlülüğünün sınırlanması
(Einschränkung) – yani, bir gerekçenin olmaması veya gerekçeye yö-
nelik indirgenmiş gereklilikler – diğer anayasal değerlere hizmet ettik-
leri takdirde geçerlidir. 242 Bu çatışan anayasal olarak korunan hukuki
240 Bu durumda, yarışan temel haklar, müdahalenin izlediği meşru bir amacın
gerekliliğinde ortaya çıkar, bkz. yukarıda s. 437.
241 Pratik uyuşum kavramı çatışan anayasal değerlerle bağlantılı olarak Konrad
Hesse tarafından geliştirilmiştir, bkz. Grundzüge des Verfassungsrechts, 1995,
para. 72, 317 vd.
242 Ayrıca Lücke, Verfassung und Begründungszwang, s. 101 vd.; temel olarak
Brink, Über die richterliche Entscheidungsbegründung, 1999, s. 76 vd., gerekçe
440