Page 422 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 422
YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ
nun semantiği ile belirlenemeyeceği sorunu böylelikle uygulama alanına
ilişkin bir imgede kavranır: Semantiğin başarısızlığından “boş bir alan” orta-
ya çıkar ve bu boşluğu “kanun dışı ilkeler ” ile doldurmak için “materyal”
170
aranmalıdır. Bu boşluğu doldurmaya yönelik sonraki çabaların kapsamı,
ancak geleneksel hâkim imajının dışarıdan yönlendirilen ve kurallara bağlı
davranıştan kaynaklandığı ve böylece kişisel sorumlulukla doldurulacak
171
boşluğun sınırlandığı dikkate alındığında anlaşılabilir. Bu nedenle tartış-
ma, büyük ölçüde, objektif kanun dışı ilkeler sunarak yargısal eylemini, kişi-
sel sorumluluktan kurtarma girişimi ile ilgilidir. Kanunun semantiği, yargı-
lamanın pragmatiğinde aşılmaz, daha ziyade adaletin semantiğiyle yer değiş-
tirir. Kanun metninin arkasında daha yüksek bir adalet düzeninin var oldu-
ğunun ileri sürülmesiyle beraber yargı eylemi, geliştirilmiş temelde tekrar-
dan altlama modeline uygun olarak ele alınmalıdır. Böylece geleneksel anla-
yış, nihayetinde hukuki pozitivizm tarafından geliştirilen statik hukuku uy-
gulama öğretisinin klasik çerçevesi içinde kalır. İstikrarlı dil biçimi olarak
sorgulanabilir hale gelen semantiği kurtarmak için, hukuk metninin (anlam)
merkezi olarak sadece adalet gösterilmektedir. İsimlerin değişmesinden çıka-
rılan bu saf anlam, kanun ifadesinin farklı yorumların çokluğu karşısında
kendi semantik özdeşliğini koruyacağını garanti eder.
Elbette adalete, yönünü şaşırmış altlama otomatları karşısında semantik
cankurtaran rolüyle fazlasıyla yüklenilmiştir. Bu zaten yeni adalet teorileri-
nin prosedürel olarak düşünüldüğü veya en azından güçlü bir prosedürel
172
bileşene sahip olduğu olgusunda kendini gösterir. Böylece adalet teorisi,
geleneksel öğretiden kaçınmayı amaçlayan pragmatik yöne doğru ilerler.
keyfiliği (yani kendi kendini doğrulayan pratikteki kararcılık) riskini ortadan
kaldıran ve metodolojik özgürlüklerdeki anlayış çerçevesinde emin olmayan
hâkime yeni destekler sağlayan modern bir hukuk yaratma öğretisine duyulan
ihtiyacı göstermektedir.”
170 Ayrıca bkz. Wieacker, Gesetz und Richterkunst, 1958, s. 8 vd.
171 Ayrıca bkz. Rottleutner, Juristische Leitbilder, in: Rottleutner, Rechtswissensc-
haft als Sozialwissenschaft, 1973, s. 24 vd., özellikle 25 vd.
172 Buna ilişkin ayrıca bkz. Tschentscher’in temel araştırması, Prozedurale Theo-
rien der Gerechtigkeit, 2000, tüm esere atıf.
420