Page 417 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 417

Anayasal Direktiflerin Pratik Uygulamasına İlişkin Perspektifler

                        sel olarak türetilir. 153  Bu güvenceler kanun koyucuya ve hâkime yöne-
                        liktir ve farklı şekillerde uygulanır. Özellikle ceza hukukundaki kanu-
                        nilik ilkesi ve geriye dönük cezalandırma yasağı (ağırlıklı olarak) ka-
                        nun koyucuyu bağlar ve bu nedenle esasen hâkimin gerekçelendirme
                        yükümlülüğü ile ilişkili değildir.  Buna karşılık, aleyhe (malam par-
                        tem) kıyas yasağı ve örf ve âdet hukukuna dayalı cezalandırma yasağı
                        özellikle hâkime yöneliktir.

                            “Kanunun yorumlanması” biçimindeki hukuk yaratan yargı karar-
                        ları”  md.  103  II  GG’nin  amacının  gerçekleştirilmesi”  olarak  kabul
                        edilmektedir. 154   Bu  nedenle  hâkimin,  hâkime  yönelik  md.103  II
                        GG’de düzenlenen, usuli yükümlülüklerine uygun hareket edip etme-
                        diğine bakılır. Bu bakımdan lex scripta ve lex stricta ilkeleri, başlan-
                        gıçta kanuna bağlılık postülasına ilişkin özel belirlemeler olarak anla-
                        şılabilir. Bunlar da benzer şekilde bir gerekçelendirmeye ihtiyaç du-
                        yarlar.  Bu  husus  md.  103  II  GG´ye  geleneksel  olarak  genel  kanuna
                        bağlılığın ötesine geçen ve özellikle katı bir şekilde belirlenen lafzi bir
                        sınır atfedilmesi ile daha bir ehemmiyet kazanır. Bu, özellikle sınırın –
                        yukarıda gösterildiği gibi – dil tarafından öngörülmemiş ve yalnızca
                        dilde  tanımlanmış  olması  durumunda  önemlidir. 155   Md.  103  II  GG,
                        (ceza)  hâkiminin  yalnızca  hükmün  kurulması  aşamasında  mevcut
                        normlara  bağlı  olmadığını  (böyle  bir  bağ  mümkün  olduğu  sürece),
                        aynı zamanda “ikinci kademede kanun koyucu” olarak, hukukun uy-
                        gulanmasını sağlayan “kaynak üst önermelerini” de tek başına belirle-
                        yemeyeceğini belirtir. İlgili hüküm, hâkimin belirlediği ikinci derece-
                        deki normların, her zaman yasama organınca belirlenen “birinci dere-
                        cedekilere” uygun olması gerektiğini bir kez daha açıkça ortaya koy-





                        153   Buna  ilişkin  –  tarihsel  gelişmeler  ve  bu  garantilerin  gerekçeleri  –  Kudlich,
                            Strafprozeß und allgemeines Missbrauchsverbot, 1998, s. 133 vd.
                        154   Ayrıca bkz. Otto, Grundkurs Strafrecht AT, 2000, § 2 II (s. 23 vd.).
                        155   Ayrıca bkz. Christensen, Was heißt Gesetzesbindung, 1989, s. 283 vd.

                                                                                        415
   412   413   414   415   416   417   418   419   420   421   422