Page 410 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 410

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                        ancak kanunlara dayandığını göstermek zorundadır.  128  Bu, öğretideki
                        bazı açıklamalarla uyumludur. Bu açıklamalar hâkimin kanunla bağlı
                        olmasını, kapsamlı bağımsızlığının sağlanması bakımından bir daya-
                        nak olarak görmektedir. 129

                            Bununla  birlikte,  daha  yakından  incelendiğinde,  bu  argümanın
                        özü, bağımsızlıktan ziyade kanuna bağlılıktan oluşur. Gerekçe, yalnız-
                        ca  kanuna  bağlılığı  kanıtlayarak,  bağımsızlığı  dolaylı  yoldan  meşru-
                        laştırmayı  amaçlar.  Kanuna  bağlılık  yeterli  düzeyde  sağlandığında
                        (sadece “yargı bağımsızlığı kültürü açısından değil”, her halükârda),
                        hâkimin  kendi  bilgi  ve  metodolojik  becerilerine  dayanarak  kanuni
                        belirlemelere atfedilebilecek bir karara varıp varmadığı veya kıdemli
                        bir hâkim tarafından bu kararın kendisine sağduyulu bir şekilde öneri-
                        lip önerilmediği hususu, somut kararın meşrulaştırılması bakımından
                        ikincil bir öneme sahiptir.
                            Bu  nedenle,  kararın  gerekçelendirilmesi  için  md.  97  GG’de  dü-
                        zenlenen  yargı  bağımsızlığı,  kanuna  bağlılığı  aşkın  bir  rol  oynama-
                        maktadır. 130   Bu  nedenle,  gerekçelendirme  zorunluluğunun  kanuna
                        bağlılık  önermesine  dayandırılıp  dayandırılmayacağı  ayrıca  incelen-
                        melidir:










                        128   Ayrıca bkz. Brüggemann, Die richterliche Begründungspflicht, s. 128, 168 vd.
                            Orada açıkça şöyle der: “Yargının gerekçelendirme yükümlülüğü, yargı bağım-
                            sızlığının anayasal bir ilke olmasından kaynaklanmaktadır.”
                        129   Örneğin, Jakobs, Gewaltenteilung in der Sicht von Roman Herzog, in: JZ 1996,
                            17:  “Hâkim  çalışmasında... herhangi bir  talimata  tabi  değildir,  çünkü kanuna
                            bağlıdır...”;  Sendler,  Zur  Unabhängigkeit  der  Verwaltungsrichters,  in:  NJW
                            1983, 1449, 1456: “Sadece bu koşul altında (yani kanuna bağlılık koşulu, ana-
                            yasal anlamda) yargı bağımsızlığı meşru görülür.”
                        130   Bu  bakımdan  yerindedir  Brink,  Über  die  richterliche  Entscheidungsbegrün-
                            dung, 1999, s. 66.

                        408
   405   406   407   408   409   410   411   412   413   414   415