Page 403 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 403

Anayasal Direktiflerin Pratik Uygulamasına İlişkin Perspektifler

                            Bununla birlikte, dinlenilme hakkının bu şekilde vurgulanmasına
                        karşı itirazlar ileri sürülmektedir: Örneğin, BVerfG, hukuki açıklama-
                        ların (burada özellikle dikkate alınan) kapsamıyla md. 103 I GG “hu-
                        kuki müzakere hakkı” tanımadığını vurgulamaktadır. 113  Brink daha da
                        ileri giderek, dinlenilme hakkının tanınması ile gerekçelendirme ara-
                        sındaki  bağlantıyı  “iddia  edildiğinin  aksine  kopuk”  bir  ilişki  olarak
                        görmektedir:  Öte  yandan,  gerekçenin  açıklanmaması,  ileri  sürülen
                        hususların  tamamen  göz  ardı  edildiğini  kanıtlamayacağı  gibi  bir  ge-
                        rekçenin sunulması da bunların yeterince değerlendirilip dikkate alın-
                        dığını garanti etmez. Bu nedenle, gerekçenin eksik olması (yani ge-
                        rekçelendirmede  mahkemeye  sunulan  bir  husustan  bahsedilmemesi),
                        bunun  esasen  yeterince  dikkate  alındığı  faraziyesi  ile  düzenli  olarak
                        çürütülen gösterge niteliğinde bir işleve sahiptir 114 .

                            Bu durumda “hukuki müzakere hakkı” tanınmazsa yerinde olabi-
                        lir. Zira bu hakkın tanınmasıyla hâkimin hukuki söylem çerçevesinde
                        bir yorum biçimi benimsemesi durumunda hâkimin (gerçekte veya en
                        azından  görünüşte)  nihai  kararın  verilmesine  kadar  tarafsızlığını  ve
                        açıklığını koruyamama riski vardır. Öte yandan, – muhakemeye ilişkin
                        düzenlemelerde açıkça belirtildiği 115  ve md. 103 I GG’den anlaşılaca-
                        ğı  üzere  –  burada  sürpriz  kararların  (Überraschungsentscheidung)
                        verilemeyeceğine  yönelik  yasak  geçerlidir. 116   Buna  göre  ilgili  kişi,
                        hâkimin, kararını hangi olgusal ve de hukuki değerlendirmelere 117  da-

                        113   BVerfGE 54, 277.
                        114   Ayrıca bkz. Brink, Über die richterliche Entscheidungsbegründung, 1999, s. 53
                            vd.
                        115   Ayrıca bkz. örneğin, ceza yargılaması kapsamında § 265 StPO uyarınca aydın-
                            latma yükümlülüğü, fiili durumda değişiklik olmadığı halde davadan sapan bir
                            hukuki değerlendirmenin gerçekleştirilmesinde söz konusu olur.
                        116   Anayasal dayanak ile ilgili olarak bkz. v. Münch-Kunig, Grundgesetz, md. 103
                            para. 13.
                        117   Yukarıda md. 3 GG ile ilgili olarak açıklandığı gibi, kararın içeriği (ve diğer bir
                            deyişle, md. 103 I GG ile ilgili olarak mahkemeye sunulan hususların dikkate
                            alınması) ile gerekçe (burada bu dikkate almanın bir ifadesi ve kanıtı olarak)

                                                                                        401
   398   399   400   401   402   403   404   405   406   407   408