Page 385 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 385

Anayasal Direktiflerin Pratik Uygulamasına İlişkin Perspektifler

                        bunun anayasanın öngördüğü şekilde derinleştirilip geliştirilebileceği
                                                               55
                        dikkate alınırsa, bu sorun ortadan kalkar.
                            b)  Metodolojik Kuralların Konularına Göre Belirlenmesi

                            Daha önemlisi, metodolojik kuralların konularına göre belirlendiği
                        ve  bu  nedenle  politik  şekillendirmeden  sıyrıldığı  itirazıdır.  Prensip
                        olarak, metodolojik kuralları sınıflandırma üç şekilde olur: Birincisi,
                        bilgisayar alanındaki yapay diller gibi, yalnızca bir anlaşma uyarınca
                        uygulanan  tamamen  sübjektif  sanat  kurallarının  oluşmasıdır.  Fakat
                        aynı zamanda anlama yapısı dikkate alınarak objektif olarak belirlenen
                        kurallar da olabilir. Sonuç olarak, piyasanın görünmez eli gibi “üçün-
                        cü tür bir fenomen” olarak adlandırılan, saf öznelliğin ve saf nesnelli-
                        ğin uç noktaları arasında yer alabilir. Sanat kuralları olarak metodolo-
                        jik kuralların karakteri, Heidegger’in hermeneutik geleneğinde tartışı-
                        lır. Klasik hermeneutik, anlaşılması gereken olgusal problemlerle ilgili
                        maddi sorunun yerini anlama kurallarına dayanan biçimsel-teknik so-
                                                               56
                        runun  alması  nedeniyle  eleştirilmelidir.   Böylece  ağırlık,  konudan
                                              57
                        çok  özneye  kaymıştır.   Bu  nedenle  bu  teori,  normatif  bir  iddia  ile
                                                         58
                        anlamaya dair sanat öğretisi değil,  aksine hangi koşulların anlamayı



                        55    Bugün  paradokslarla  uğraşmanın  tehdit  edici  hiçbir  yanı  yoktur,  daha  ziyade
                            moda haline gelmiştir. Aslında, hukuk sisteminin tanımı bile bu tür paradokslar
                            olmaksızın yapılamaz. Bu anahtar kelimeye ilişkin açıklamalar için ayrıca bkz.:
                            Luhmann, Das Recht der Gesellschaft, 1993, s. 592.
                        56    Bu bağlamda bkz., Ehmke, Prinzipien der Verfassungsinterpretation, in: Koch
                            (ed.), Juristische Methode im Staatsrecht, 1977, s. 485, 491.
                        57    Ayrıca bkz. Gadamer, Wahrheit und Methode, 2. bs., 1965, s. 277 vd.
                        58    Ayrıca bkz. Gizbert-Studnicki, Das hermeneutische Bewußtsein der Juristen, in:
                            Rechtstheorie 1987, s. 344 vd., 352 vd. Klasik ve “modern hermeneutik” ara-
                            sındaki  farka  ilişkin  bkz.  Rottleuthner,  Hermeneutik  und  Jurisprudenz,  in:
                            Hans-Joachim Koch (ed.), Juristische Methodenlehre und analytische Philosop-
                            hie, 1976, s. 7 vd., 10 vd.; Frommel, Die Rezeption der Hermeneutik bei Karl
                            Larenz und Josef Esser, 1981, S. 17 vd; Schroth, Zur Theorie und Praxis sub-
                            jektiver Auslegung in Strafrecht, 1983, s. 23 vd. ve 26 vd.

                                                                                        383
   380   381   382   383   384   385   386   387   388   389   390