Page 379 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 379
Anayasal Direktiflerin Pratik Uygulamasına İlişkin Perspektifler
Bununla birlikte, eylemlerin akıllıca olup olmadığını değerlendirme-
41
ye yönelik kriterler belirlediği ölçüde pratik teorisi normatif niteliğe
sahiptir.
Bunu yaparken, dilden veya bir dizi platonik düzenlemelerden çı-
karılabilecek ve uygulamaya yönelik belirlenmiş ve fakat tereddüt
doğuran normlara atıfta bulunamaz. Kaldı ki buna gerek de yoktur.
Formüle edilme yolunda olan normlar, “doğası gereği” elde edilecek
normlar değildir. Daha ziyade, bir pratik teorisi, yalnızca, ilgili uygu-
lamaya içkin olan ve katılan aktörlerin eylemleri tarafından tekrar tek-
rar tesis edilen bu uygulamanın normatif anlamına dayanabilir. Bir
uygulamayı oluşturan çeşitli faaliyetler ve düzenlemeler, “söz konusu
normların tesis edildiği örtük normatif tutumları barındırarak örtük
42
normlar içerirler.” Bu tutumların, pratikteki en önemli yansıması
başkasının davranışı üzerine sergilenen yaptırım niteliğindeki toplum-
sal davranıştır: Bir performansın doğru ya da yanlış olarak örtük bi-
çimde değerlendirilmesi, kendini pozitif ya da negatif bir yaptırımın
43
uygulanmasında gösterir”.
Pratiğin normatif anı bu nedenle toplumsal ya da söylemsel olarak
ifade edilmiştir. Aynı zamanda, katılanların çalışmalarındaki sürekli
dinamizm için bir başlangıç noktası sunar. Bu, aktörlerin eylemleri
için birbirlerine atfettikleri ve gerekirse eylemleri için ileri sürebile-
cekleri tüm nedenlerde fark edilebilir ve anlaşılabilir. Eylemin farkını
oluşturan da tam olarak budur. Özellikle akıllıca gerçekleştirilen ey-
lem ile körü körüne gerçekleştirilen davranış arasındaki farkı belirler.
Akıllıca ve rasyonel davranan varlıklar olarak “nedenlerin normatif
41 Hukuk pratiği teorisi için Müller/Christensen/Sokolowski, Rechtstext und
Textarbeit, 1997, s. 7 vd.
42 Ayrıca bkz. Knell, Die normativistische Wende der analytischen Philosophie,
in: Allgemeine Zeitschrift für Philosophie, 2000, s. 225, 235.
43 Ayrıca bkz. Knell, a.g.e., s. 225, 235; Brandom, Making it explicit, 1994, s. 34.
377