Page 353 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 353
Unutulmuş Pragmatik Bağlar:
Mahkeme Kararlarının Dilsel, Sosyal ve Argümantatif Koşulları
Ancak bu temel, belirli bir anlam arz eden “kanun” değildir. Bu husus
tartışılmaktadır, o halde tarafların gösterge dizisinden yani kanundan
ne anladıkları hususu eleştirilebilen ve daha sonra gerekçelendirilmesi
gereken bir tezdir. 524
Yukarıda “varsaymaktan sav ileri sürmeye geçiş” 525 olarak ifade
edilen durumun tipik örneği şu şekilde açıklanmıştır: Konuşmacı, kişi-
sel görüşünden belirli ölçüde sıyrılır. Böylece, söz konusu görüşün,
konuşmacının kişiliğinden bağımsız olarak geçerli olup olmadığı ince-
lenir. (Kişisel görüşten) ayrışma, mahkeme işlemlerinde de gerçekle-
şir. Muhakeme kuralları ve pratik teamüller, tarafların iddialarını ge-
rekçelendirmelerini isteyerek bu duruma zorlarlar. Daha geniş anlam-
da dilekçelerin hazırlanmasıyla 526 hukuki görüş, davacının veya dava-
lının kişiliğinden bağımsız olarak, kendi kendine varlık oluşturabile-
cek mi diye belirli ölçüde teste tabi tutulur. 527 Bu, genellikle deneyimli
524 Yaklaşım bir noktayı daha açıklığa kavuşturmaktadır: Somut olarak neyin,
taraflarca ortaklaşa kabul edilen istikrarlı bir teorik temel olarak görüldüğünden
bağımsız, bu temelden kaynaklanan tüm argümantasyon adımları – ki bunlar ih-
tilaf barındıran adımlardır – geniş anlamda hukuk metodolojisinin konusunu
oluşturur. Bununla birlikte, bir anlaşmazlık durumunda, md. 3 I GG uyarınca
mahkemeler tarafından da kanun önünde eşitlik sağlanacaksa, bu ancak yukarı-
da belirtilen yöntem eşitliğine ilişkin temel hakkın tanınması yolu ile mümkün-
dür (bkz. s. 393 vd.)
525 Argümantasyonun ilk adımı olarak “uzaklaşma” gerekliliği hakkında, bkz.
Wohlrapp, Die diskursive Tendenz, in: Wohrapp (ed.), Wege der Argumentati-
onsforschung, 1995, s. 395, 398 vd. ve Wohlrapp, Argumentative Geltung,
a.g.e., s. 280, 293 vd.
526 Bu sadece hukuki yargılamada tarafların dilekçeleri açısından değil, aynı za-
manda söylenenler ve savcılığın iddianamesi veya kovuşturmaya yer olmadığı-
na dair karar ve kamu görevlilerinin kararları açısından da benzer şekilde uygu-
lanır.
527 Bu “temellendirme” (Bestand-haben-Können), ilgili dosya materyali ve mü-
vekkillerin iddiaları doğrultusunda “avukatlık” sınavı kapsamında hazırlanan
dilekçelerde kendini gösterir ve sınavın içeriğini oluşturur. Hakimlerin duru-
mundan farklı olarak sınavda “en objektif”, “en adil” veya “doğru” çözüm bek-
lenmese de açıklamalar tarafsız bakış açısıyla değerlendirildiğinde “makul”
351