Page 346 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 346
YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ
Ancak, bu tek başına yeterli değildir. Argümanımızla kurduğumuz
bağlantı, – gerekçeye uygun olabilmek için – keyfi olarak yoktan var
edilmemelidir. Ayrıca, iddiamızı destekleyen farklı olaylar ileri sür-
mek de, ki bunlar için de gerekçelendirme sorusu gündeme gelir, ye-
terli değildir. Daha ziyade, dikey yönelimde (vertikale Ausrichtung)
gerekçenin geçerli olduğu ve bu nedenle genel olarak bu tarz bir ge-
rekçe olarak sayılabileceği için bir güvenceye, bir “garantiye” 501 ihti-
yaç vardır. Biz, Toulmin’e göre, “çıkış noktası niteliğindeki verilerden
hareketle asıl iddiaya veya sonuca geçişin uygun ve meşru bir zemine
dayandığını” gösterebiliyor olmalıyız. 502
İhtiyacımız olan şey, “köprü görevi gören ve akıl yürütmenin zo-
runlu unsurlarını sağlayan genel hipotetik ifadelerdir.” 503 Örneğin,
tüm cadıların kızıl saçlı olmaları ve şeytanın hizmetkârları olmaları
varsayımından hareketle mümkün olan en sert cezaya çarptırılacakları
sonucuna varılabilmektedir. 504 Bu tür genel ifadeler, argümanımızın
maddi içeriğine, bir anlamda, kesin geçerlilik iddiasının yasal tacını
(juridische Krone) giydirmektedir. 505 Bu nedenle Toulmin, bu ifadele-
ri “uygulama standartları anlamında “çıkarım (kuralı)” olarak nitelen-
dirir” 506 :
501 Aynı şekilde Patterson, Recht und Wahrheit, 1999, s. 194.
502 Toulmin, Der Gebrauch von Argumenten, 1996, s. 89.
503 Toulmin, Der Gebrauch von Argumenten, 1996, s. 89.
504 İfade, Toulmin tarafından kullanılan forma getirildiğinde netleşir; Toulmin, Der
Gebrauch von Argumenten, 1996, s. 90’da kullanılan şekliyle: “A söz konusu
ise” (= kızıl saçlı kadın) “B’nin gerçekleştiği varsayılır” (= A’nın cadı olduğu
ve şeytanın hizmetkarı olduğu).
505 Toulmin, Der Gebrauch von Argumenten, 1996, s. 89. Toulmin, a.g.e, s. 91,
“veriler ve sonuçlar arasındaki bu ayrım (...) yargılama aşamasında olgusal ve
hukuki sorular arasındaki ayrıma benzerlik (gösterir).”
506 Toulmin, Der Gebrauch von Argumenten, 1996, s. 89.
344