Page 333 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 333
Unutulmuş Pragmatik Bağlar:
Mahkeme Kararlarının Dilsel, Sosyal ve Argümantatif Koşulları
daha güçlü olan argüman belirlemektedir. Bu nedenle hukuki argü-
mantasyon, özellikle ilk etapta argümantasyonun doğasında bulunan
gerilime tabidir. Argümantasyonu bir pratik olarak tanımlayan, onu
şekillendiren ve temel özelliklerini belirleyen “çekişme ve uzlaşıyı
koruma” 452 arasındaki gerilimdir.
Argümante eden kişi, sadece diğerini ezmek veya şaşırtmak iste-
mez; aynı zamanda onu “ikna etmek” ister. Bunun için en kuvvetli
argümanı ileri sürmekte yarar vardır. Ve eğer bu (argüman) ortak eri-
şilebilir olan “hakikatin tamamını” yansıtmasa dahi en azından (doğ-
ruluğundan) emin olunabilecek bir şey olmalıdır. Tartışmanın amacı,
mümkün olan en iyi bilgiyle hangi hususların kabul edilebileceği ve
hangilerinin reddedilebileceği hususunda uzlaşmaya varmaktır. Bu-
nunla birlikte, böyle bir “uzlaşı”, rasyonel felsefi masallarla 453 uyumlu
olduğu için değil, daha ziyade rakibin argümanlarının tükenmiş olma-
sıyla, (rakibin) tartışmalı itirazlarıyla kendini kanıtlayamaması ve bu
nedenle mecburen de olsa argümantasyonun sonucunda çıkan neticeyi
kabullenmek zorunda kalmasıyla ilgilidir. Her halükârda, daha iyi,
daha “çarpıcı” bir argüman aklına gelmediği sürece buna mahkumdur.
Argümantasyon, dilde “ebedi barış” sağlamayacaktır. Ancak zamana
yayarak ve geçerli bazı ölçütlere dayanarak hukuki uyuşmazlıkta ne-
yin kesinlikle inandırıcı olduğunu ve yalnızca bu anlamda “makul”
olarak ileri sürülebileceğini tahkim eder veya karara bağlar.
II. Argümantatif Geçerliliğe Giden Bir Yol Olarak
Argümantasyonun Seyri
Hukuki argümantasyon teorisi, üç koşulu yerine getiren bir yakla-
şım olmalıdır: Birincisi, tartışmalı olan hukuki uyuşmazlığa uygulana-
452 Ayrıca bkz. Klein, Rhetorik und Argumentation, in: Der Deutschunterricht, H.
5, 1999, s. 3 vd., 3.
453 “Hakikatte Uzlaşma Teorisi’ne” eleştirel yaklaşım için bkz. Mül-
ler/Christensen/Sokolowski, Rechtstext und Textarbeit, 1997, s. 107 vd.
331