Page 330 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 330

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                        terapiye ihtiyaç duyan nesneler olarak sınıflandırılmıştır. 442  Aynı şe-
                        kilde nihai gerekçenin alternatifi de ikna edici değildir.  Çünkü gerek-
                        çe, argümantatif temel normun geçerli olup olmadığı ve argümantas-
                        yonun  bu  temel  norma  uygun  olarak  ilerleyip  ilerlemediği  sorusunu
                        şart koşar. Bu nedenle, argümantasyonun temel normu artık tartışmaya
                        açılamaz,  aksine  kabul  şartı  olarak  işlev  görmektedir. 443   Bu  ölçüde,
                        nesnel-dilsel anlamın yardımıyla kararcılığın üstesinden gelme girişi-
                        mi ile paralellikler mevcuttur: Her iki durumda; birinde dilin nesnelli-
                        ğine ilişkin bir ön karar verilerek, diğerinde ise argümantasyonun te-
                        mel  normu  zımni  bir  şekilde  belirlenerek,  kararcılık  örtülü  biçimde
                        yeniden üretilir.

                            Ayrıca bu zayıflıklar, söylem teorisinin temsilcileri tarafından da kabul
                        edilmektedir. Örneğin Habermas, ilk olarak, tüm argümantasyonu reddeden
                                                                                          444
                        skeptiğin  transandantal  pragmatiği  temelsiz  kıldığını  kabul  etmektedir.
                        Habermas, bir şüphecinin eylemini, “uzun vadede (...) kendini yok eden” bir
                        kurtarma girişimi olarak değerlendirirken “argümantasyonun reddedilmesini
                        (...) anlamsız bir gösteri olarak” görür. Çünkü “sürekli itirazda bulunan biri,
                        (...)  ön  varsayımları  (...)  argümantasyonun  koşullarıyla  aynı  olan  günlük
                                                       445
                        iletişimsel pratiğin dışına çıkamaz”.  Fakat bu, meseleyi daha ileri taşımaz:
                        Çünkü genel olarak iletişimsel sürece katılımın ve temel normun kabulünün
                        özdeşleştirilmesinin yanı sıra bir görüşün kendi kendini çürütmesi ve itiraz


                        442   Örneğin Apel’deki (daha ihtiyatlı bir şekilde formüle edilmiş olan) karara bkz.
                            Das Apriori der Kommunikationsgemeinschaft und die Grundlagen der Ethik,
                            in: Apel: Transformationen der Philosophie II, 1973, s. 358, 421: Rasyonel söy-
                            lemin temel normunun tanınmasını onaylamayan ve anlamayan herkes “böyle-
                            ce  argümantasyondan  dışlanır”  ve  itirazları  mantıksız  görülerek  ciddiye  alın-
                            maz.
                        443   Ayrıca bkz. Lueken, Inkommensurabilität als Problem rationalen Argumentie-
                            rens, 1992, s. 363.
                        444   Ayrıca  bkz.  Habermas,  Diskursethik  –  Notizen  zu  einem  Begründungsprog-
                            ramm, in: Habermas, Moralbewusstsein und kommunikatives Handeln, 1983, s.
                            53 vd., 109.
                        445   Ayrıca bkz. Habermas, a.g.e., s. 53 vd., 110.

                        328
   325   326   327   328   329   330   331   332   333   334   335