Page 233 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 233

Unutulmuş Pragmatik Bağlar:
                                        Mahkeme Kararlarının Dilsel, Sosyal ve Argümantatif Koşulları

                        olarak belirlenmemiştir, nitekim kabul ettirme eylemi yalnızca kural-
                        ların basit uygulamalarında ısrarcı olmak şeklinde anlaşılabilir. Daha
                        ziyade  bu  kurallar  sadece  dil  pratiğinin  içinde,  başlangıçtan  itibaren
                        yaratıcı  faktör  dışlanmadan,  oluşturulur  ve  müzakere  edilir.  “Kabul
                        ettirme”  kavramı  tam  olarak  dil  pratiğindeki  kural  tekrarı  ve  kural
                        değişikliği arasındaki bu çözülemez bağlantıyla ilgilidir.
                            Ayrıca  dilin  kurallarıyla  bağlantılı  bir  kabul  ettirme  eyleminin
                        olanaklılığı, her şeyden evvel bu kuralların nedensel doğal bağlamlar-
                        dan ziyade, toplumsal anlaşmalar olmasından kaynaklanır 154 . Bireysel
                        konuşmacılar tarafından bu tür anlaşmalara riayet edilmesi amaçsal bir
                        süreçtir 155 .  Dilsel  anlaşmaların  bütünlüğü,  içsel  sonsuzlukları  göz
                        önüne alındığında, açık ve kesin bir şekilde profillenmiş unsurlardan
                        oluşan kapalı bir sistem olarak düşünülemeyeceği için dilsel anlaşma-
                        nın  her  amaçsal  tekrarı  yapısal  olarak  bir  değişim  imkânını  içerir.
                        Böylece, semantik pratiğin dilbilimsel analizi, bir yaşam biçimine dair
                        dilbilgisinin istikrarsız kullanımlara maruz kaldığı 156  ve bağlayıcı ge-




                            bir boşlukta değil ortak eylem yoluyla ve böylece halihazırda kabul edilmiş or-
                            tak kurallar temelinde gerçekleşir. O halde yeni kuralları kabul ederken dahi bir
                            birey, hâkim olduğu kurallara ve dolayısıyla bir sosyal gruba bağlıdır. Ayrıca
                            bu süreci özgür bireylerin özgür kararları değil, toplumsal çatışmalar gibi baskı-
                            lar etkilemektedir.”
                        154   “Kuralların  değişmesinin  olanaklılığı,  kuralların  anlaşmaya  yönelik  olmasına
                            dayanır.” Heringer ve diğerleri, a.g.e., s. 26.
                        155   Amaç unsurunun dilbilim teorisi açısından önemi hakkında ayrıca bkz.: Rudi
                            Keller, Zum Begriff der Regel, in: Heringer (ed.), Der Regelbegriff in der prak-
                            tischen Semantik, 1974, s. 10 vd., 11 vd.; Heringer, Eine Regel beschreiben, in:
                            A.g.e., s. 48 vd. Amaç ve anlaşma kavramlarının bağlantısı hakkında bkz. Sch-
                            nelle,  Sprachphilosophie  und  Linguistik,  Reinbeck  bei  1973,  s.  285-311;
                            Strawson, Intention und Konvention in Sprechakten, in: Strawson, Logik und
                            Linguistik, 1974, s. 56 vd.
                        156   Wittgenstein,  bir  yaşam  biçimine  dair  dilbilgisinin  bu  tamamlanmamışlığını
                            vurgulamıştır. Ayrıca bkz. Wittgenstein, Philosophische Untersuchungen, 1984,
                            § 68, § 83; Wittgenstein, Über Gewißheit, 1984, § 96. Ayrıca bkz. Sokolowsi,
                            Wenn  zwei  sich  streiten,  was  versteht  der  Dritte?  Zur  praktischen  Semantik

                                                                                        231
   228   229   230   231   232   233   234   235   236   237   238