Page 298 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 298

6.5 Emsal Karar                                                     279

                         başka bir ölçütü tamamen bir kenara iterek, çok sayıda ve uzun gerekçelendirme zincir-
                         lerini gerekli kılmaktadır; karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm 4.1.3. Tutarlılık ve dola-
                         yısıyla  kabul  edilebilirlik,  tüm  tutarlılık  ölçütlerinin  tartılması  ve  dengelenmesinden
                         kaynaklanır. Tartma işlemi, ancak ölçütlerden birinin yerine getirilmesi bir diğer ölçü-
                         tün yerine getirilme derecesini önemli ölçüde azaltacaksa söz konusu ölçütün tamamen
                         ortadan kaldırılmasıyla sonuçlanabilir.
                         3.  Olgu belirten yöntem kapsamlıdır ancak yeterince genel değildir. Kararda olgulara
                            ilişkin ifadeler bulunmakta ancak değer yargıları ya da normlar bulunmamaktadır.
                            Yorumlayıcının, öne sürülen olgusal gerçeklerle birlikte hangi hukuki kuralların, hu-
                            kuki anlamlandırma normlarının, ahlaki değer yargılarının ve diğer öncüllerin man-
                            tıksal olarak sonucu işaret ettiğini tahmin etmesi gereklidir.
                            Bu yöntem İsveç’te ilk derece mahkemeleri tarafından sıklıkla kullanılmakta ve hat-
                         ta, giderek daha az tercih edilmekle birlikte istinaf mahkemeleri tarafından da kullanıl-
                         maktadır; karşılaştırma için ayrıca bkz. NJA 1952 s. 184 (Yüksek Mahkeme). Yüksek
                         Sigorta  Mahkemesi  bu  yöntemi  sıklıkla  kullanmaktadır;  karşılaştırma  için:  ör.
                         1086/75:1, 872/79:8, 1498/81:3 ve 1516/82:4 sayılı davalar.
                            Bu yöntem de ilk bakışta veya diğer koşullar aynı kalmak üzere kabul edilebilir de-
                         ğildir. Elbette çok sayıda ve uzun gerekçelendirme zincirleri gerektiren tutarlılık ölçü-
                         tünü yerine getirmektedir ancak bir başka ölçüt olan genelliği tamamen bir kenara it-
                         mektedir.
                            Aşağıdaki iki yöntem hem kapsamlı hem de geneldir.
                         4.  Diyalog yöntemi. Mahkeme, olgusal gerçekler, normlar ve (genellikle genel nitelik-
                            teki) değer yargıları da dâhil olmak üzere kararın hem lehinde hem de aleyhinde olan
                            gerekçeleri açıkça ortaya koymakta, ardından eldeki davada lehteki nedenlerin daha
                            ağır olduğu sonucuna varmaktadır; karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm 3.2.1.
                            Anglo-Sakson hukuk sisteminden etkilenen bu yöntem, Norveç’te de sıklıkla kulla-
                         nılmaktadır (karşılaştırma için: ör. RB 1978 38:78 davası). Ayrıca İsveç’te de kullanıl-
                         maktadır (karşılaştırma için: NJA 1984 s. 693; bu davada, Yüksek Mahkeme, yabancı
                         hukuka göre teminat transferinin devreden kişinin İsveç’teki alacaklıları aleyhinde bir
                         etki yaratması gerektiği ilkesinin lehinde ve aleyhinde olan gerekçeleri tartmış ve den-
                         gelemiştir).
                            İsveç’te bu yöntem örneğin Konut Mahkemesi tarafından sıklıkla kullanılmaktadır (karşılaştır-
                            ma için: ör. RB 1978 38:78 davası; bu davada mahkeme, kapsamlı bir gerekçelendirmeyi şu ifa-
                            deyle tamamlamıştır: “Konut Mahkemesine göre yukarıda öne sürülen nedenlerin makul bir de-
                            ğerlendirmesi, bu sonucun aleyhinde olan belirli nedenler bulunmadıkça kiracılık ilişkisinin so-
                            na ermesi gerektiği sonucuna götürmektedir.”
                         5.  Sofistike temellendirme yöntemi  (veya  “bilimsel”  yöntem). Mahkeme, olgusal  ger-
                            çekler, normlar ve değer yargıları da dâhil olmak üzere kararın hem lehinde hem de
                            aleyhinde  olan  gerekçeleri  açıkça  ortaya  koyar.  Ardından,  kararın  bu  nedenlerin
                            mantıksal bir sonucu hâline geleceği şekilde bu nedenleri uyarlar (karşılaştırma için:
                            yukarıdaki bölüm 3.2.2). Önerilen normlar ve değer yargıları genellikle geneldir. Di-
                            ğerlerinin yanı sıra, açık bir emsal normun formüle edilmesi amaçlanır.
                            Alman uygulamasından etkilenen bu yöntem, başta bazı istinaf mahkemeleri olmak
                         üzere İsveç’te de uygulanmaktadır; karşılaştırma için ayrıca bkz. NJA 1983 s. 487.
   293   294   295   296   297   298   299   300   301   302   303