Page 296 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 296
6.5 Emsal Karar 277
6.5.3 Emsal Kararların Neden ve Ne Ölçüde Takip Edilmesi Gerekir?
Aşağıdaki somut dayanaklar, emsal kararların müteakip yargısal uygulamalarda takip
edilmesi gerektiği sonucunu desteklemektedir.
1. Emsal kararlar takip edilmelidir; çünkü bu, uygulamada yeknesaklığı ve dolayısıyla
adaleti ve hukuk güvenliğini geliştirecektir. Bu, bir tutarlılık ölçütü olarak genelliğe
karşılık gelir; karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm 4.1.4.
2. Mahkeme, emsal kararları takip ederek usul ekonomisi bakımından yersiz olacak
şekilde benzer davaların yeni baştan değerlendirilmesinden kaçınabilir (karşılaştırma
için: NJA 1972, 253). Elbette, usul ekonomisinin gerekliliğini bu şekilde destekleyen
çeşitli tutarlı hususlar bulunmaktadır.
Yüksek mahkemelerin emsal kararlarının takip edilmesi için başka argümanlar da
mevcuttur.
3. Yüksek mahkemelerin hâkimleri daha nitelikli ve daha deneyimlidir ve bu nedenle
bu mahkemelerin kararları alt derece mahkemeleri için bir model olmalıdır.
4. Her hâlükârda, alt derece mahkemesinin emsal kararları dikkate almaması durumun-
da, bu mahkemenin verdiği kararın yüksek mahkeme tarafından temyizde bozulması
muhtemeldir.
Öte yandan, emsal kararların genel normlar oluşturmak için çok kapsamlı bir şekilde
kullanılmasının aleyhinde olan bazı somut nedenler bulunmaktadır.
1. Mahkemelerin birincil görevi bireysel davalarda karar vermek iken, kanun koyucu
genel normları yasalaştırma yetkisine sahiptir. Emsal kararlara yüksek düzeyde bir
bağlılık gösterilmesi, bu güçler ayrılığını bozabilir.
2. Hâkimler demokratik bir şekilde seçilmeyip atandıkları için yüksek mahkemelerin
gücünün artırılması, demokrasi açısından tartışmalı bir konudur. (Yine de demokra-
tik olarak seçilmiş meclis her zaman yazılı kanunları değiştirebilir ve böylece yargı
uygulamasını etkileyebilir.)
Bununla birlikte, mahkemelerin çok güçlü hâle getirilmemesi gerektiği görüşüyle
bağlantılı bu gerekçelerin, İsveç gibi meclis ve idarenin birçok yönden mahkemelerden
daha güçlü olduğu bir ülkede geçerli olup olmadığı şüpheli olabilir.
3. Açık bir kanuni norm, bireysel bir davanın emsal kararına göre, gelecekteki kararlara
yönelik öngörüler ve dolayısıyla hukukun değişmezliği ile hukuk güvenliği için daha
iyi bir destek sağlar.
Bu neden de bazı şüpheleri beraberinde getirmektedir çünkü bu şekilde açık ve aynı
zamanda adil olan bir kanuni norm tasarlamak imkânsız olabilir.
Bu nedenle, diğer koşullar aynı kalmak üzere, emsal kararlara uyulması gerektiği
yönündeki nedenlerin aksi yöndeki nedenlerden daha ağır bastığı sonucuna varmak akla
yatkındır.