Page 591 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 591

Ö Z E T

                        eder ve gerçek kanunun yerini pratik aklın ideal kanunu alır. Bu ne-
                        denle, ideal bir konuşma durumunda kabul edilmesi gerekli olan bir
                        gerekçe iyidir.

                            Ama bu yöntem uygulanabilir değildir. Çünkü ya ideal konuşma
                        durumu tanımsız  bırakılır. Bu durumda kimse bir gerekçenin  ne  za-
                        man iyi olduğunu bilemez. Ya da bu ideal durumun oluşumu (Konsti-
                        tution) için kurallar tanımlanır. Fakat bu noktada da iki problem söz
                        konusudur:  Birincisi,  hukuki  durumun  tamamıyla  özgür  (herrsc-
                        haftfrei) bir ideal konuşma durumu olmadığı hemen anlaşılmaktadır.
                        O zaman sorunu yalnızca öteleyen her türlü yardım kuralına başvur-
                        manız gerekir. İkinci sorun ise daha önemlidir. Özgür konuşma kural-
                        ları  belirlendikten  sonra,  onları  yerine  getirmeyen  kişi  artık  akılda
                        değildir.  Özgürlüğü  (Herrschaftsfreiheit)  yaratmak  yerine,  insanlar
                        rasyonel özneler ve terapiye ihtiyaç duyan nesneler şeklinde ayrılmış-
                        tır.
                            “Her zaman önceden” hâkimin kural üretimini belirli bir gerekçe
                        dinamiği ile denetleyebilecek önkoşul evrensel-pragmatik bir kanunun
                        (Code) hayali, dilsel olasılıkların çeşitliliği nedeniyle gerçekleştirile-
                        memektedir. Performatif çelişki şeklinde adlandırılan bir vasıta yoluy-
                        la  negatif  gerekçe  de  gerekçelendirmek  istediği  şeyi  varsaymak  zo-
                        runda  olduğu  için,  ikinci  jenerasyonda  ve  söylem  teorisinde  felsefi
                        ideal  arka  plana  itilmektedir.  Şimdi,  “dış  gerekçe  (Mantelbegrün-
                        dung)” veya “uygulama söylemi (Anwendungsdiskurs)” başlığı altın-
                        da,  yargılama  sürecinin  gerçek  pragmatiği  daha  ayrıntılı  olarak  ele
                        alınmaktadır.

                            Yargısal  argümantasyonun  rasyonelliği  dışarıdan  gerekçelendiri-
                        lememektedir. Çünkü nihai bir gerekçe için, tartışmadan uzak bir Ar-
                        şimet noktası eksiktir. Argümantasyon pratiği, olası bağlayıcılığın tek
                        merkezidir (Instanz). Ancak bu, bilimin gerçekleşen argümantasyon-
                        dan  önce  köşeye  çekilmesi  anlamına  gelmemektedir.  Bunun  yerine





                                                                                        589
   586   587   588   589   590   591   592   593   594   595   596