Page 346 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 346

7.4 Kıyas Yoluyla Sonuç                                             327

                            Aşağıdaki hususlar bu normu gerekçelendirebilir. Kanundaki süre sınırlarının amacı
                         hukukun değişmezliğini sağlamaktır. Öte yandan, kıyas ve kapsamı genişletici yorum-
                         lama, değişmezliği azaltma eğilimindedir.
                            A4  Aksi  yönde  varsayımda  bulunmak  için  güçlü  nedenler  olmadıkça,  genel  bir
                                norma  uyulmaması  için  yeterli  koşul  oluşturan  hükümler,  kıyas  yoluyla  veya
                                kapsamı genişletecek şekilde yorumlanmamalıdırlar.
                            Sözleşmeler Kanunu’nun 32. maddesinde şöyle denilmektedir: “Bir irade beyanında bulun-
                            muş bir kişi, kendisine ait bir yazım hatasından veya başka bir hatadan dolayı irade beyanını
                            amaçlanandan farklı bir içeriğe sahip olacak şekilde düzenlemiş ise beyanın muhatabı olan
                            kişinin hatayı fark ettiği veya fark etmesinin gerektiği durumlarda irade beyanının içeriğin-
                            den sorumlu olmaz.” Bu hüküm (kıyas yoluyla değil) mefhumu muhalif yoluyla yorumlan-
                            malıdır. Karşı tarafın hatayı fark etmediği veya fark etmesinin gerekmediği durumlarda, be-
                            yanda bulunan kişinin beyan içeriğinden sorumlu olacağı sonucuna varmak garip olacaktır.
                            [Kanunun (1914 s. 140) hazırlık belgelerindeki (travaux préparatoires) bir açıklamaya göre
                            böyle  bir  yorumda  bulunulması,  yalnızca  özel  durumlarda  mümkündür;  karşılaştırma  için:
                            Schmidt 1960, 184].
                            Aşağıdaki örnek de benzer şekilde savunulabilir. Gayrimenkul Kanunu’nun 4. kısmının 3. mad-
                            desinde, (1) devralmanın tamamlanmasının veya varlığının koşullara bağlı olduğuna, (2) satıcı-
                            nın 21. maddede belirtilen sorumluluğu taşımayacağına, (3) alıcının gayrimenkulü devretme ve-
                            ya ipotek başvurusunda bulunma veya mülk üzerindeki bir hakkı devretme hakkının kısıtlana-
                            cağına işaret ediyorsa, satın alma belgesinde yer almayan bir hükmün geçersiz olduğu belirtil-
                            mektedir. Burada da kıyasa başvurarak, gayrimenkul alımına ilişkin böyle bir hükmün 1 ila 3.
                            fıkralarda belirtilen şartları karşılamasa dahi geçersiz olacağı sonucuna varmanın garip olacağı
                            görülmektedir (karşılaştırma için: Hessler 1970, 24). Örnek ayrıca aşağıdaki muhakeme normu-
                            nu da açıklamaktadır:
                            A5  Yalnızca çok güçlü nedenler, kanun metninde bir hata olduğu sonucuna götüren
                                bir kıyas yönteminin kullanılmasına gerekçe oluşturabilir.
                            A6  Aksi yönde varsayımda bulunmak için anılan tarzda güçlü nedenler olmadıkça,
                                genel bir norma istisna getiren hükümler, kıyas yoluyla veya kapsamı genişlete-
                                cek şekilde yorumlanmamalıdırlar.
                            A4’ten daha genel olan ve iyi bilinen bu norm [istisnalar genişletilmez (exceptiones
                         non sunt extendendae)], yargı literatüründe bazı tartışmalara konu olmuştur (karşılaş-
                         tırma için: ör. Engisch 1968, 147 ve devamı).
                            Hukukun  değişmez  olması  beklenir.  Hukuku  hatalı  olarak  değerlendirme  yönünde
                         sınırsız bir özgürlük sağlamak, hukukun değişmezliğini azaltacaktır.
                            A7  Bir kanunun kapsamlı bir şekilde yorumlanmasına gerekçe oluşturan tüm ne-
                                denler, aynı anda kıyas yoluyla muhakemeye de gerekçe oluşturacak kadar güç-
                                lü değildirler.

                            A8  Aksi yönde varsayımda bulunmak için çok güçlü nedenler olmadıkça, bir kişiye
                                yükümlülükler veya kısıtlamalar getiren hükümler kısıtlayıcı bir şekilde yorum-
                                lanmalıdır [olumsuz olan sınırlandırılmalıdır (odia sunt restringenda)].
                            Sonuç olarak, bu tür hükümler kapsamı genişletecek şekilde veya kıyas yoluyla yo-
                         rumlanmamalıdır.
                            Bu liberal norm, yalnızca nispeten değişmez bir hukukun gerekçelendirilebilir bir bi-
                         çimde yükümlülükler ve kısıtlamalar getirebileceğini belirtir.
   341   342   343   344   345   346   347   348   349   350   351