Page 112 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 112

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                        dayatılmaktadır.  Bu  durum,  katı  kural  kavramının  (kapsamını)  kon-
                        vansiyonların oluşturulmasına kadar genişletmektedir. Habermas, son
                        dönemlerde  “ontolojik  bir  iş  bölümü” 229   varsayımından  yola  çıkmış
                        olsa da yukarıda tanımlanan normatif kural anlayışını sürdürmek iste-
                        mesi  tam  da  –  hukukun  ait  olduğu  –  sosyal  alan  içindir.  Dünyanın
                        kendisinin önermesel bir yapısı olduğuna dair kavramsal gerçekçi var-
                        sayım, dünyaya dair dilsel tanımlamalarımızı, varlığın kendisinin ya-
                        pısına  çıkaramayacağımızı  unutmaktadır.  Ancak  dilbilgisel  kavram
                        realizmi (Begriffrealismus) bizzat katıldığımız bir yaşam dünyasında
                        uygulanabilir:

                            “Bununla  birlikte,  her  zaman  ‘olduğu  gibi’,  iyi  anladığımız  kurallara
                        dayanan davranış pratiği, doğası gereği normatif olarak kurallarla yapılandı-
                        rılmış bir yaşam dünyasının ‘mevcut genellemelerine’ aşinadır. Bu bakım-
                        dan, bu pratiklere katılımdan kaçınılmaz olarak kavram realizmine yönelik
                        bir bakış açısı ortaya çıkmaktadır. Ne var ki, bu kavram realizmi ancak dilsel
                        olarak yapılandırılmış yaşam dünyasının ufkunun ötesine, nesnel dünyanın
                                                                                230
                        kendisinin oluşumuna yansıtıldığında Platonizm’in şeklini alır.”
                            Bu nedenle, söylem teorisi açısından dilbilimsel kurallar kavramı-
                        nın formülasyonunda keskin bir ön karara (Vorentscheidung) yer ve-
                        rildiği görülür: Kural güdümlü eylem yani anlama türleri olarak somut
                        sürecin değerlendirilmesine olanak tanıyan kurallar üzerinde anlaşma-
                        ya  varmak  (Einverständnis)  mümkün  olmalıdır.  Bu  karar,  dilin  ger-
                        çekliğini normatif olarak indirgemeli ve bir metnin anlamını her tek-
                        rarda heterojen bir bağlantı olasılıkları alanına dağıtan değişimlerden



                            nin ayrıntılı bir eleştirisi için ayrıca bkz. Alexander, Habermas’ neue kritische
                            Theorie:  Anspruch  und  Probleme,  in:  Honneth/Joas  (eds.),  Kommunikatives
                            Handeln, 1986, s. 72 vd., 102 vd. Ama aynı zamanda Alexander tarafından yö-
                            neltilen eleştiriler karşısında kendi görüşünü savunmasına dair bkz. Habermas,
                            Entgegnung, in: a.g.e., s. 327 vd. özellikle 359.
                        229   Habermas,  Einleitung:  Realismus  nach  der  sprachpragmatischen  Wende,  in:
                            Habermas, Wahrheit und Rechtfertigung, 1999, s. 7 vd., 44.
                        230   A.g.e., s. 43.

                        110
   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117