Page 325 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 325
306 6. Hukukun Kaynakları Doktrini
Ayrıca yine, bir kanun değişikliğinden hemen önce ve hemen sonra meydana geldikleri
için benzer davalara farklı muamele etmek adaletsiz olabilir.
Bununla birlikte, yürürlükten kaldırılmış bir yerel kanun, mefhumu muhalif anla-
mında bir sonucu da destekleyebilir. Aşağıdaki örnek, yapılan sonraki kanun değişiklik-
leri nedeniyle pratikte önemini yitirmiş olsa da kuramsal olarak ilgi çekicidir. “Ticaret
Unvanı Kanunu [...] (daha önceden geçerli olan) 1884 tarihli Ticari Markalar Kanu-
nu’nun aksine, tescilin, hakkın yaratılması bakımından ne düzeyde önemli olabileceğini
belirten hiçbir hüküm içermemektedir ve buradan, bu durumda tescilin kurucu öneme
sahip olmadığı sonucuna varılabilir.” (Ljungman 1971, 70).
Bu bağlamda temel sorun, elbette kıyas ve mefhumu muhalif arasındaki seçimle ilgi-
lidir. Bu soruna geri döneceğim.
Yürürlükten kaldırılan kanunların kullanımının mantıksal bir çelişki yaratıp yarat-
madığı sorusu akla gelebilir. Elbette yürürlükten kaldırma işlemi, yürürlükten kaldırılan
kanunun geçersiz olduğunu ve dolayısıyla kullanılmamasını öngören bir normu ifade
etmektedir. Ancak daha yakından gerçekleştirilecek bir analiz, yürürlükten kaldırma
işleminin yalnızca kanunun artık hukukun zorunlu bir kaynağı olarak görülmeyeceği
anlamına geldiğini gösterir. Hukukun ihtiyari bir kaynağı olarak görülüp görülemeyece-
ği konusunda herhangi bir şey söylemez.