Page 66 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 66

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                        için işlevsel olanı şimdilik işe yaramayandan ayırmanın ne kadar zor
                                                            90
                        olduğunu açıkça ortaya koymaktadır” .
                            Hilgendorf bu analizinde elbette haklıdır, zira diğer beşerî bilim-
                        lerde  −  belki  de  teolojinin  yan  alanlarından  ayrı  olarak  −  genellikle
                                                                               *
                        kolayca erişilebilen bir “hâkim görüş” yoktur. Orada da  atıf silsilesi
                        (Zitierkartelle), bağlar (Seilschaften) ve benzerlerinin de olduğu doğ-
                        rudur, ancak “hâkim görüş” yalnızca “kutsal metinlerin” sürekli deği-
                        şen  yorumunu  istikrara  kavuşturma  vazifesi  söz  konusu  olduğu  du-
                        rumda gündeme gelebilir. Bu, kişinin yan bilimlere başvururken ken-
                        dini daha büyük bir karmaşıklığa maruz bırakması anlamına gelse de
                        elbette bu tür disiplinlerin bilimsel karakteri sorgulanamaz veya alan
                        dışı  (fachfremd)  bilginin  değeri,  yalnızca  kendi  alan  teorisine  nasıl
                        eklemlendiğine göre belirlenemez.
                            c) Yine de burada, tümdengelime dayalı akıl yürütme modelinde
                                                                           91
                        “dil felsefesine dair varsayımlar” olduğu kabul edilir.  Hukuki metin-
                        lerin  anlamına  ilişkin  bir  teori  şeklindeki  bu  varsayımlar  karmaşık
                        sorunlara  yol  açmaktadır.  Bu  sorunları  hafifletmeye  yönelik  Hilgen-
                        dorf  hukuki  amaçlar  için  terimlerin  özel  bir  kullanımını  savunur:  “
                        ‘Anlam’ kelimesinin kendisi dilsel bir ifadedir; bu nedenle ‘anlamın’
                        anlamı bir tespit sorunudur. Bu tespitler doğru ya da yanlış olmaktan
                        ziyade,  elverişli  ya  da  elverişsizdir.  Hukuk  metodolojisinin  kanunu
                        yorumlama ve (yorumu) kanuna bağlı kılma çabalarının altında yatan
                        amaç,  yürütme  ve  yargının  ‘hukuk  ve  kanun’  ile  bağlı  olmasının
                        imkân  ve  koşullarını  netleştirmektir  (md.  20  f.  3  GG).  Bu  nedenle,
                        hukuk  biliminin  ‘anlam’  terimine  hem  ampirik  olarak  yaklaşan  bir
                        dilbilimden  hem  de  pragmatiğin  spekülatif  ve  ahlaki  versiyonundan
                        farklı bir içerik kazandırması yalnızca mümkün değil, ayrıca tavsiye
                        edilebilir  bir  durumdur.  Mühim  olan  Koch  ve  Rüßmann  tarafından


                        90    Hilgendorf, Argumentation in der Jurisprudenz, 1991, s. 49.
                        *    Çevirmen notu: Burada diğer beşerî bilimler kastedilmektedir.
                        91    A.g.e., s. 47 vd (bölüm başlığında).

                        64
   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70   71