TÜRKİYE ADALET AKADEMİSİ

Türkiye Adalet Akademisi, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü ile Türk Patent ve Marka Kurumu arasında, fikri mülkiyet hukuku alanında eğitim, araştırma, geliştirme proje ve programların hazırlanması, yapılacak eğitimler için eğitici yetiştirilmesi amacıyla “Eğitim İş Birliği” protokolü imzaladı.

FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU ALANINDA UZMANLAŞMA SAĞLANACAK

Türkiye Adalet Akademisi toplantı salonunda düzenlenen imza töreninde Adalet Akademisi Başkanı Muhittin Özdemir, hem fikir üretenlere hem de o fikirleri koruyacak politikalara ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekerek; “Telif Hakları Genel Müdürlüğü, Türk Patent ve Marka Kurumu ile bugün çok önemli bir protokole imza attık. Üç kurum fikri mülkiyet hukuku alanında ortak bir proje yürütülmesi için bir karar aldı. Fikri mülkiyet haklarının mahkemeler tarafından yürütülmesi ve bu düzenlemelerin korunması adına önemli bir konudur. Aksi halde hem taraflara hem de ekonomiye büyük zarar vermiş oluruz. Bunun önlenebilmesi için de eğitim, araştırma, geliştirme proje ve programların hazırlanması ve yapılacak eğitimlere eğitici yetiştirilmesi için genel esasları belirledik. Düzenleyeceğimiz eğitimlerimizde, hâkim ve savcı, avukat ile diğer uzman personelimizin fikri mülkiyet hukuku alanında uzmanlaşmaları sağlanacak. Mesleğe yeni başlayan hâkimler fikri mülkiyet alanında görevlendirildiklerinde yabancı oldukları bir alan ile karşı karşıya gelmiş oluyor. Ama zaman içerisinde aldıkları eğitimlere tecrübelerini de katarak çok daha başarılı sonuçlar çıkarıyoruz. Sahada ortaya çıkan ihtiyaçları ve sorunları her iki kurumumuzda çok iyi biliyor. Her iki kurumumuzla işbirliği yaparak hâkim savcılarımızı bu alanda ihtiyaçları değişen çağın şartlarına uygun olarak çalışmalarımızı sürdürmek istiyoruz. Üretim yapan firmalarımızın, mahkeme önünde savcılık aşamasında yaptığı taleplerinde çözülmesi gerekiyor. Bizler üç kurum olarak bu alanda eğitim verecek bir eğitici havuzu oluşturmayı ve devamında da hâkim ve savcıların, avukatları bu alanda desteklemeyi düşünüyoruz. Fikri mülkiyet hukuku alanında farkındalığın arttırılması, bu hakların etkin korunmasının yaygınlaştırılması amacıyla daha sonra da avukatlara, arabuluculara, bilirkişilere ve diğer kamu görevlilerine sertifika programları düzenlenmeyi hedefliyoruz” dedi.

2020 YILINDA BAŞARIYI TAM ANLAMIYLA SAĞLAYACAĞIZ

Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, yargı ile iş birliği içerisinde yürütülecek eğitim faaliyetlerinin başladığına dikkat çekerek; “Telif haklarının yasalarla güvence altına alınması son derece önemli bir konu idi. Bugün burada imzaladığımız üçlü protokolümüzün çıktıları ile eğitim faaliyetlerimizde uygulama birliği ile yasalarla korumaya alacağız. Kanun bize yetki verirken, ‘Türkiye’de özel sektör ve kamunun tüm kurumları, sınai mülkiyet patent ve marka ile ilgili farkındalık etkinlikleri yapar eğitimler verir, bilinç oluşturur’ şeklinde bir kanuni görev veriyor. O anlamda Türk Patent ve Marka boyutuyla tüm paydaşlarımızla özel sektörde bunun içinde, bunlara bir noktada fikri mülkiyet ile ilgili marka konusu kanuni bir zorunluluk. Son üç yılda kurumun bu konuda daha da kurumsallaşması için büyük gayret gösteriyoruz. Bu anlamda çok daha köklü olan Türkiye Adalet Akademisinden faydalanmak istiyoruz. Yaptığımız iş birliği bu anlamda son derece önemli. Ama yoğun bir şekilde bu alanda mesafe kat ettik. 2019 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu 210’un üzerinden etkinlik gerçekleştirdi. 2019 yılında sadece kamu kurumlarından verdiğimiz eğitimlerden üç binin üzerinden kişi faydalandı. Bunların içerisinde yargı kurumları da var. Yine yakın bir zamanda Türkiye Adalet Akademisinin Ankara’da düzenlediği eğitimine de katkı verdik. Bu işbirliği ile 2020 yılında çok daha başarılı işlere imza atacağız. Bu işbirliğinin Türkiye’de sınai mülkiyetin gelişmesine farkındalığın daha fazla artmasına vesile olacağını düşünüyorum.” dedi.

ÖNCE FARKINDALIK SONRA BİLGİ VE DONANIM SAĞLANACAK

Telif Hakları Genel Müdürü Dr. Ziya Taşkent ise, yargı camiasında tüm taraflara fikri mülkiyet hukukunu anlatabilmek için protokolün önemine değinerek; “Üç kurumun ortak çalışmasının adımını bugün burada attık. Fikri mülkiyet hukuku iş birliği ile sürdürülebilir, etkinliği arttırılabilir bir konu. Yargıya dönük eğitim faaliyetlerimiz bundan sonraki süreçte hız kazanacak. Bizde yakın zamanda Telif Hakları Eğitim Merkezini oluşturduk. Çeşitli eğitimler ve farkındalık çalışmaları yürüteceğiz. Bu çalışmalarda öteden beri Türk Patent ve Marka Kurumu birleşik çalışmalarımız vardı. Aslında bu protokolü beklemeden Türkiye Adalet Akademisi iş birliği ile de yargı mensuplarına yönelik eğitim faaliyetlerine başlamış olduk. Siz ne kadar iyi yasa metinleri ya da bağlı mevzuat metinleri yazarsanız yazın eğer uygulayıcılar kendi içtihatlarıyla yorumlarıyla buna hayatiyet kazandırmıyorlarsa, yaptıkları mevzuatın gelişmesine katkı sunmuyorlarsa aslında o ülkede istenen düzeyde sağlıklı işleyen bir telif hakları sisteminin varlığından söz edilemez. Bugün sanayi alanında, teknoloji alanında gelişmiş ülkelerin aynı zamanda, kültür endüstrileri ve endüstrilerine bağlı üretim açısından gelişmiş ülkeler olduğu hatırlanmalı.  Öyle ki kültür endüstrilerine konu olan üretim, yüksek katma değerleri ile ekonomik anlamda da ülke ekonomisine katkı sunmaktalar. Dolayısıyla bu uygulayıcı ve öncü vasfı olan yargı mensuplarına ulaşmamızın vesilesi olacak bu işbirliğini çok önemsiyoruz. Genç hâkim ve savcılarda fikri mülkiyet konusunda önce farkındalık sonra bilgi ve donanım, ihtisaslaşmaya dönük bir donanım sağlanması ülkemizin kültürlerine de büyük katkı sağlayacaktır” dedi.