Page 180 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 180

4.4 Hukuki Muhakeme Neden Rasyonel Olmalıdır?                       161

                         1.  Kuramsal  önermeler  neden  mantıksal/dilsel  olarak  rasyonel  olmalıdır?  Özellikle,
                            hukuki muhakeme içerisinde formüle edilen kuramsal önermelerin (örneğin bir ka-
                            nunun  lafzi  anlamıyla  ilgili  önermelerin)  neden  mantıksal  olarak  uyumlu  bir  dizi,
                            başka bir deyişle mantıksal çelişkilerden arınmış bir dizi önerme teşkil etmesi gere-
                            kir? Eğer bir dizi kuramsal önerme mantıksal/dilsel rasyonelliğin gereksinimlerini,
                            özellikle de mantıksal uyum gereksinimini yerine getirmiyorsa, doğru olamaz. Yal-
                            nızca tek bir dünya vardır. Eğer p dünyanın belirli bir bölümünün hatasız bir tanımı-
                            nı oluşturuyorsa, p olmayan, bu tanımı oluşturamaz. “Olmayan”, “değil” sözcüğü ve
                            diğer olumsuzluk bildiren sözcükler, p’nin ve p olmayanın aynı anda doğru olmasına
                            engel teşkil eden bir anlama sahiptir.
                            Aşağıdaki teknik norm, bu analitik açıklamalara karşılık gelir. Eğer kişi olumsuzla-
                         ma  sözcüklerini  gerçek  anlamlarına  uygun  olarak  kullanmayı  amaçlıyorsa,  mantık-
                         sal/dilsel rasyonelliğin gereksinimlerini ihlal eden kuramsal önermelerde bulunmamalı-
                         dır.
                         2.  Kuramsal önermeler neden esas/destekleyici rasyonel önermeler olmalıdır? Özellik-
                            le, hukuki muhakeme içerisinde formüle edilen kuramsal önermeler (örneğin bir ka-
                            nunun lafzi anlamıyla ilgili önermeler) neden yüksek düzeyde tutarlı bir dizi ifadeye
                            ait olmalıdır? Bu yanıt, yukarıdaki bölüm 4.2’de hâlihazırda formüle edilmiştir: Di-
                            ğer koşullar aynı kalmak üzere, bir kuram ne kadar tutarlıysa, o kadar fazla miktarda
                            doğru bilgi verir ve doğru bilgiye o kadar yaklaşır.
                            Eğer kişi doğruya yaklaşmak istiyorsa, tutarlı kuramsal önerme dizileri formüle etme
                         eğiliminde olmalıdır.
                            “Eğilim” kavramının bu şekilde kullanımı, Horacio M. Spector’un farklı bir sorunla
                         ilgili olarak Ağustos 1984’te Buenos Aires’te verdiği bir konferanstan etkilenmiştir.
                            Ayrıca “savunmak”, sonucu destekleyen gerekçeler sunmak anlamına gelir. Eğer ki-
                         şi savunmak istiyorsa, dile getirdiği kuramsal önermeleri, gerekçelerle destekleme eği-
                         liminde olmalıdır. Bu tür bir destek, tutarlılığın ilk ölçütüdür.



                         4.4.2 Pratik İfadeler Neden Mantıksal Olarak Uyumlu Olmalıdır?

                         Pratik  ifadelerle  bağlantılı  sorunlar  daha  karmaşıktır.  Pratik  ifadeler  neden  mantık-
                         sal/dilsel olarak rasyonel olmalıdır? Özellikle, neden hukuki muhakeme içerisinde for-
                         müle edilen değer ifadeleri ve norm ifadeleri (örneğin “Tazminat Sorumluluğu Kanunu
                         iyi bir kanundur” veya “Tazminat Sorumluluğu Kanunu’na uyulması zorunludur”) man-
                         tıksal olarak uyumlu bir dizi oluştur malıdır?
                            Böyle bir değer ifadesi hem pratik hem de kuramsal bir anlama sahiptir. Kuramsal
                         anlamı, diğerlerinin yanı sıra, bazı kuramsal önermelerin, örneğin “Tazminat Sorumlu-
                         luğu Kanunu iyi bir kanundur” önermesinin sonucu için ilk bakışa dayalı nedenler ol-
                         dukları gerçeğini içerir. Mantıksal/dilsel rasyonelliğin gereksinimi, bir değer ifadesi ve
                         bu ifadenin olumsuzlaması ile bağlantılı olarak aynı neden seçildiğinde, kesinlikle ge-
                         rekçelendirilebilir bulunacaktır. Kişi, eğer gerçekte “Tazminat Sorumluluğu Kanunu, T
                         türündeki bir zararı önlediği için iyi bir kanundur” ve “Tazminat Sorumluluğu Kanunu,
                         T türündeki bir zararı önlemediği için iyi bir kanun değildir” demek istiyorsa, aynı anda
   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185