Page 136 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 136

6.4 Modern Hukuki Pozitivizm Efsanesi                               121

                         yoksun, hukukbilim insanı ya da sıradan bir vatandaşın yorumlama eylemini ifade
                             44
                         eder.
                            Otantik bir hukuki yorumlama eyleminin sonucu, yasa koyucu tarafından çıkartılan
                         genel bir norm veya bir mahkeme ya da diğer bir hukuk görevlisi tarafından önündeki
                                                                                  45
                         dava için uyarlanmış tikel bir norm olan geçerli bir hukuki normdur.  Parlamentonun
                         bir yorumlama eylemi anayasanın semantiği ile ilgiliyken, bir hâkimin ya da diğer bir
                         görevlinin yorumlama eylemi (çoğunlukla) yasalaşan mevzuatın ve çeşitli türden idari
                         düzenlemelerin semantiği ile ilgilenir. Kelsen’e göre, yasa koyucu tarafından oluşturu-
                         lan  genel  normlar  ile  mahkemeler  veya  yasayı  uygulayan  diğer  yetkililer  tarafından
                         belirlenen tikel normlar arasındaki fark niteliksel değil, yalnızca bir nicelik farklılığıdır.
                         Mevzuatta yer alan genel normlar, hâkimler ve diğer hukuk otoriteleri tarafından tikel
                         yorumlama eylemleri yoluyla hukuki yargılama sürecinde adım adım belirtilir ve somut-
                         laştırılır.
                            Hukuk biliminin sonuçları, yalnızca otantik olmayan hukuki yorumlama durumları
                         olarak kabul edilir. Çünkü böyle bir yorumlama eylemi, norm yaratan, norm değiştiren,
                         norm uygulayan veya normu geri çeken herhangi bir güçten yoksundur. John L. Aus-
                         tin’in ve John Searle’un daha sonraki söz edim kuramı açısından bir hukuk bilim insa-
                         nının yorumlama eyleminin tanımı gereği, yasa koyucunun, mahkemenin veya hukuk
                         otoritesinin  yorumlama  eyleminin  sahip  olduğu  türden  bir  etkisözel  (perlocutionary)
                         güçten yoksun olduğu söylenebilir.
                            Kelsen’e göre hukuk biliminin meşru görevi, eğer bilim olarak konumunu korumak
                         ve sadece siyasete indirgenmek istemiyorsa, bir hukuk düzeninin geçerli yasal normla-
                         rın ve bu normların oluşturduğu hiyerarşik, piramit benzeri bütünlüğün değer içermeyen
                                                                                               46
                         bir  açıklaması  anlamında,  yalnızca  eine wertfreie Beschreibung ihres  Gegenstandes
                         (nesnelerin değerden bağımsız bir açıklaması) olabilir. Bir hukuk bilim insanının geçerli
                         hukuki normların semantik olarak mümkün olan okumaları arasında herhangi bir tercih
                         sırası sunmasına izin verilmez. Eğer yasanın içeriği, eşbiçimli bir hukuki karar verme
                         durumuyla uğraşmıyor olmamız durumunda olduğu gibi (Makkonen tarzında), yalnızca
                         birden  fazla  yoruma  destek  vererek  semantik  bakımdan  belirsiz  ise  bu  durumda  bir
                         hukuk bilim insanının meşru olarak yapabileceği tek şey, bunların arasından herhangi
                         bir tercih emri vermekten kaçınırken semantik olarak mümkün olan yorumlama alterna-
                         tiflerini sunmaktır.
                            Hukuka karşı hâkimin bağlı olan bakış açısından ve hukuk bilim insanının daha ba-
                         ğımsız bakış  açısından, Kelsen’in hukuk  biliminin değer yüklü, yorumla  uyumlu  tüm
                         unsurlardan arındırmasının entelektüel maliyeti çok yüksektir: Geleneksel hukuk analizi


                         44   Kelsen, anlaşmazlık  çözüm  normları  ile  ilgili  olarak, Reine Rechtslehre  (1960)  s.  210-212, 275;
                            otantik ve otantik olmayan yorum ile ilgili olarak, Kelsen, Reine Rechtslehre (1960) s. 346-354 ve
                            özellikle s. 351-352. Karşılaştırma için: Alf Ross’un hukuk bilimi ve hukuk politikası kavramları
                            ile ilgili olarak, Ross, Om ret og retfærdighed, s. 385 ve devamı.
                         45   “Die Interpretation durch das rechtsanwendende Organ ist stets authentisch. Sie schafft Recht (...)
                            authentisch, daβ heiβt rechtsschaffend” (“Hukuku uygulayan organın yorumu her zaman otantiktir.
                            Hukuku (...) otantik olarak, yani hukuk yaratıcı bir şekilde oluşturur”), Kelsen, Reine Rechtslehre
                            (1960), s. 351, 352.
                         46   Kelsen, Reine Rechtslehre (1960), s.84.
   131   132   133   134   135   136   137   138   139   140   141