Page 300 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 300

HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ

                        man değinilmiş olan işlevleri biraz daha sistematik bir şekilde ele alı-
                        nabilir. Hukuk dogmatiğinin olumlu olarak değerlendirilebilecek en az
                        altı tane işlevi sıralanabilir: (1) stabilize edici olma, (2) ilerletici olma,
                        (3) sorumluluktan kurtarıcı olma, (4) teknik olma, (5) kontrol edici
                        olma ve (6) bulgusal olma.

                            (1) Stabilizasyon işlevi, pratik soruların belirli çözümlerine dogma-
                                       143
                        tik önermelerle  bağlı kalınması ve böylece bu çözümlerin yeniden
                                                      144
                        üretilebilir hale getirilmeleridir.  Bu, dogmatiğin kurumsal olarak icra
                        edilmesinden dolayı, mümkündür. Bu sayede, belirli karar verme şekil-
                        leri uzun bir zaman aralığında sabit hale getirilebilmektedir. Bu husus,
                        geniş söylemsel olasılıklar yelpazesi göz önüne alındığında büyük
                        önem taşır. Her seferinde yeniden tartışılacak olsaydı – hukuki ve genel
                        pratik söylem kuralları ihlal edilmeksizin – her defasında farklı sonuç-
                        lara ulaşma olasılığı olurdu. Bu, evrenselleştirilebilirlik ilkesiyle ve do-
                                                                145
                        layısıyla adalet ilkesinin esasıyla çelişirdi.  Bu yüzden hukukun dog-
                        matikleştirilmesi veya eşdeğerde olanın sabit hale getirilmesi, genel
                        pratik ilkelerce talep edilir.


                        143  Stabilitenin yalnızca dogmatikler, yani dogmatik önerme sistemleri, aracılığıyla
                            sağlanabileceği burada iddia edilmez. Kazuistikler bunda eşit derecede etkilidir.
                            Burada önemli olan tek nokta, dogmatiğin de istikrara hizmet edebileceğidir. Ka-
                            zuistik ile dogmatik arasındaki ilişki için  bkz. Luhmann, Rechtssystem und
                            Rechtsdogmatik, S. 18.
                        144   Bkz. J. Esser, Möglichkeiten und Grenzen des dogmatischen Denkens im mo-
                            dernen Zivilrecht, S. 103.
                        145  Stabilize etme işlevinin eşit muamele yapma ilkesiyle bağlantısı hakkında bkz.
                            Luhmann, a.g.e., S. 37. İki veya daha fazla söylemde söylem kurallarına, yani
                            evrenselleştirilebilirlik ilkesine (1.3’) de, her durumda uyulduğundan söz edildi-
                            ğinde, söylemlerin bütününü ilgilendiren evrenselleştirilebilirlik ilkesinin ihlal
                            edilmesi söz konusu olur. Bu, söylemlerin farklı açılardan yürütülmesiyle ger-
                            çekleşir. İlk durumda, önceki söylemlerin (1.3’) ile ilgili olan sonuçları, onlar
                            için şahsi kimlik olmayacak şekilde söyleme katılan bireylere uydurulur. İkinci
                            durumda söylem katılımcılarının bireyselliklerinden koparak daha önceki söy-
                            leme katılanların kararlarının kendilerine atfedilmesidir. Bu, katılımcılar ile ilgi-
                            liler arasında bir özdeşlik bulunmayan tüm temsili söylemler için meşrudur. İlgili
                            olan ancak katılımcı olmayanlar için, katılımcıların değişmesi tek başına önemli
                            değildir. Bu nedenle (1.3’), aynı anda hem katılımcı hem de ilgili olanlara kıyasla
                            temsilcilere karşı daha güçlü olan talepleri düzenler.


                        298
   295   296   297   298   299   300   301   302   303   304   305