Page 173 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 173
154 4. Ahlaki ve Hukuki Muhakemenin Nihai Gerekçesi
sıra kabul edilmiş sorgulama normlarını takip etmesi gerektiğini, neden “bilgi” sözcü-
ğünün toplumsal olarak kabul edilen anlamını takip etmesi gerektiğini her zaman kendi-
sine sorabilir. A’yı tatmin edecek kabul edilebilirlik kıstaslarının neler olduğunu nihai
olarak, başka hiçbir şey değil, sadece A’nın düşünceleri, bakış açıları vb. sisteminin
bütünü belirler. B’nin sisteminin bütünü, B’yi tatmin edecek kabul edilebilirlik kıstasla-
rının neler olduğunu belirler. Kişi kendi düşünce sisteminden vb. “bir çırpıda” çıkamaz.
Genel olarak, tutarlılık ve konsensüs arasındaki ilişki aşağıdaki gibidir. Tutarlılık
fikri, bazı epistemolojik sorunları çözmek için yeterli değildir. Daha derine inmek için
konsensüs fikrine ihtiyaç vardır. Öte yandan, konsensüs fikri de yeterli değildir. Daha
derine inmek için tutarlılık fikrine ihtiyaç vardır.
Konsensüsün rolü aynı zamanda yaşam biçimi fikriyle de bağlantılıdır (karşılaştırma için: yuka-
rıdaki bölüm 3.3.4). Farklı insanların düşünceler, değerler sistemi vb.; kavramlar, erişilebilir
ampirik veriler ve onaylanan değerler bakımından, genellikle nedensel karşılıklı bağımlılık ve
ilgili benzerlik ilişkisi içerisindedir. Bu gereklilik yerine getirilmediğinde, “her insan, diğerini
aptal ve sapkın ilan eder”. Dolayısıyla büyükçe bir tartışmanın A’nın sisteminde p sonucuna gö-
türeceği, B’nin sisteminde ise p olmayan bir sonuca götüreceği bazı konular olabilir. Bu, A ve B
arasında rasyonel tartışma ve rasyonel konsensüsü ortadan kaldırır. A ve B’nin düşünce, bakış
açısı, değer vb. sistemleri, kendi yaşamlarındaki ilgili konuların çoğu hakkında rasyonel olarak
tartışabilecekleri şekilde nedensel karşılıklı bağımlılık ve ilgili benzerlik ilişkisine sahipse, aynı
yaşam biçimine aittirler. A ve B rasyonel olarak x (örneğin fizik) hakkında tartışabildiklerinde
ama y (örneğin adalet) hakkında tartışamadıklarında, x açısından yaşam biçiminin aynı yönüne,
y açısından ise iki farklı yönüne aittirler.
Bu nedenlerle, yukarıda geliştirilen gerçek hukuki muhakeme kuramı, Söylemsel rasyo-
nellik için konsensüs fikriyle bağlantılı olan, bunun için önceden hazırlanmış bir yere
sahiptir. Aynı zamanda, konsensüs ile daha özel bir tarzda bağlantılıdır: Kuramda bü-
yük rol oynayan ön varsayılmış öncüller fikri, “değerlendirilen kültür” ve “hukuki para-
digma” ile ve dolayısıyla kültür içerisindeki bir tür konsensüs ile ilgilidir.
4.3.2 Robert Alexy’nin Rasyonel Pratik Söylem Kuralları
Robert Alexy, iyi bilinen bir rasyonel pratik söylem kuramı oluşturmuştur. Pratik bir söy-
lem, değerlendirici ve normatif sorularla ilgilidir. Robert Alexy’nin formüle ettiği bazı
rasyonellik kurallarına uyuyorsa, mükemmel düzeyde rasyoneldir. Bu kurallar ne kadar
sık ihlal edilirse, söylem o kadar az rasyonel olur. Alexy’nin rasyonellik normları, tartış-
manın sonucunun şiddete veya duygulara değil, yalnızca nedenlere, başka bir deyişle
tutarlılığa bağlı olmasını garanti ettiği şeklinde yorumlanabilir. Mükemmel bir pratik
söylem, tam olarak, sonuçların yalnızca nedenlerin tutarlılığına bağlı olduğu tartışma
türüdür. Dolayısıyla söylemsel rasyonellik için esas/destekleyici rasyonellik gerekir.
Kurallardan kısa bir şekilde alıntı yapmak ve bunlarla ilgili bazı yorumlarda bulun-
mak istiyorum.
Kurallar dizisi beş sınıfa ayrılmıştır. Sınıflandırmanın temeli ile ilgili bazı meseleleri
atlıyorum.
1. Temel Kurallar (Alexy 1989, 188 ve devamı)
(1.1) Hiçbir konuşmacı kendisiyle çelişemez.