Page 171 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 171
BAŞLICA PRATİK SÖYLEM TEORİLERİ
yaratılması gerekir. “Pratik felsefenin ilk görevi, asgari bir kelime dağar-
cığının yeniden inşasıdır. Böylelikle normların kabulünün lehinde veya
447
aleyhinde tartışabiliriz.” Böyle bir dilin oluşturulması, ortak bir ey-
448
lemle uygulamada gerçekleşecektir.
449
Günlük dil, eylemle kontrol edildiği sürece (empragmatik dil) yar-
dımcı olarak burada kullanılabilir. Bu, giriş niteliğindeki durumları be-
timlemeyi mümkün kılar. Onu lüzumsuz kılan şey, bu tür durumlara fii-
450
len girmesidir. Orto dilinin tasarımının, ilkesel olarak konuşma diline
451
başvurmaksızın gerçekleştirilebilir olması gerekir.
Bunun bir yandan mümkün, diğer yandan da anlamlı olup olmadığı
şüphelidir. Anlama sorunlarının analitik felsefe yöntemleriyle pekâlâ çö-
zülebileceğini destekleyen bazı kanıtlar vardır. Öncelikle burada ko-
nuşma dilinden yola çıkılabilir. Anlaşılmaz durumların ortaya çıkması
halinde, kullanılan ifadeler mantıksal olarak analiz edilmelidir. Böyle bir
analiz temelinde gerek yanlış anlamaların önüne geçmek gerekse kelime-
lerin ortak kullanımına ilişkin tespitlerde bulunmak mümkündür. Yapay
diller, günlük dildeki ifadeleri analiz etmek için bir enstrüman olarak kul-
lanılabilirler. “Gereklidir” ve “izin verilir” gibi kavramları deontik man-
tığın araçlarıyla yeniden yapılandırmak faydalıdır.
Bu çalışmada yapısal yaklaşımın gerçekten savunulabilir olup olma-
452
dığı, eğer öyleyse, analitik yaklaşıma tercih edilip edilemeyeceği ko-
447 P. Lorenzen, Normative Logic and Ethics, S. 75. Orto-dilinin inşası için bkz. P.
Lorenzen, a.g.e., S. 76 vd.; O . Schwemmer, Philosophie der Praxis, S. 37 vd.
448 Bkz. P. Lorenzen / O. Schwemmer, a.g.e., S. 21 vd.
449 P. Lorenzen / O. Schwemmer, a.g.e., S. 18, S. 41.
450 P. Lorenzen / O. Schwemmer, a.g.e., S. 18, S. 41.
451 P. Lorenzen / O. Schwemmer, a.g.e., S. 18.
452 Burada bir itirazdan söz edilmelidir: Schwemmer’e göre ilk girişlerde gerçekleş-
mesi gereken eylem durumları, ortak bir amacın takip edilmesiyle karakterize
edilmelidir (P. Lorenzen / O. Schwemmer, a.g.e., S. 21). Oysa önce amaçların
sonra da dilin var olup olmadığı tartışmalıdır. Eğer “amaçlı eylem”den “bilinçli
olarak bir şeye yönelen eylem” anlaşılıyorsa, dil her zaman amaçlarla birlikte var
oluyormuş gibi görünür. Çünkü kişinin dil olmadan kendini bilinçli olarak bir
169