Page 156 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 156

HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ

                            Patzig, buna uygun olarak şunu belirtir: “Ahlaki değer yargılarının
                        her zaman anlamlarına göre ileri sürülmesini içeren bu genel gerekçelen-
                        dirme iddiası sayesinde bu tür görüşlerin yargı anlamı esasen somut hale
                        gelir. Eğer bu tür yargıların anlamını es geçmek istemiyorsak, bu yargı-
                        ları duygusal bir tepkinin spontane açıklamaları olarak yorumlamayıp
                        gerçek iddialar olarak kabul etmek zorundayız. Bu yargılar gerçek iddi-
                                                                               407
                        alar olduklarından yanlış (ve elbette doğru da) olabilirler.”
                            Böylece, iddia etme söz ediminin altında yatan bir kural olarak şu
                        gereklilik ortaya konabilir:

                            Her konuşmacı, gerekçe göstermemesini meşrulaştıracak nedenler
                            sunmadığı sürece, istek üzerine iddiasını gerekçelendirmek zorun-
                                 408
                            dadır.
                            Bu kural “genel gerekçelendirme kuralı” olarak adlandırılacaktır.

                            Bir sürü ifade içindeki tüm ifadelerin bir iddia olmaması mümkün-
                        dür. Hiçbir iddianın mevcut olmadığı daha uzun süreli bir konuşma, an-
                        cak yapay koşullar altında, örneğin bir anlaşma dolayısıyla, mümkündür.




                        407   G.  Patzig, Relativismus  und Objektivität  moralischer  Normen, in: G. Patzig,
                            Ethik ohne Metaphysik, Göttingen  1971, S. 75.
                        408   Bu tür bir kural için bkz. Wunderlich, Zur Konventionalität von Sprechhandlun-
                            gen, S. 21; J. R. Searle, Speech Acts, S. 65 vd.; H. Schnelle, Sprachphilosophie
                            und Linguistik, S. 42 vd. Böyle bir kuralın statüsü tartışmalıdır. İddia etme söz
                            ediminin kurucu olduğu düşünülebilir. (Kurucu kural kavramı için bkz. J. R. Se-
                            arle, Speech Acts, S. 33 vd.). Buna karşılık Schnelle, söz verme kavramından
                            farklı olarak iddia etme kavramının böyle bir yükümlülükle bağlantılı olmadığı
                            görüşündedir. Bu nedenle, ileri sürülen gerekçe kuralı gibi bir kural yalnızca ge-
                            nel bir konuşma ilkesi olarak kabul edilmelidir (H. Schnelle, a.g.e., S. 42 vd.
                            Konuşma ilkesi kavramı için bkz. H. P. Grice, Logic and Conversation, verbrei-
                            tete Maschinenschrift, S. 32 vd.). Hakikat / doğruluk iddiasını iddia kavramıyla
                            ilişkilendiren bir kişinin, gerekçe kuralını da iddianın kurucusu olarak görmesi
                            gerektiğini destekleyen bazı şeyler söylenebilir. Bir argüman olarak olmasa da
                            (veya otoritenin bir argümanı olarak da değil), ilginç çekici olan, Kant tarafından
                            verilen iddia tanımına burada değinilebilir: “İddia etmek, herkes için zorunlu ola-
                            rak geçerli olan bir yargıyı ifade etmektir” (I. Kant, Kritik der reinen Vernunft,
                            A 821, B 849).


                        154
   151   152   153   154   155   156   157   158   159   160   161